Sinemaseverleri 27-29 Ağustos tarihleri arasında Atlas Sineması’nda buluşturmaya hazırlanan Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali’nin basın toplantısı gerçekleşti. 

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) tarafından Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) kurumsal iş ortaklığında; T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ve Global İletişim Ortağı Anadolu Ajansı destekleri ile; Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı organizasyonunda bu yıl ilki düzenlenecek olan Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali’nin basın toplantısı yapıldı. 27-29 Ağustos tarihleri arasında Atlas Sineması’nda gerçekleştirilecek festivalin basın toplantısında Türkçe Konuşan Filmler Yarışma Kategorisi ve Yabancı Dilde Filmler Yarışma Kategorisi’ne seçilen yapımlar ile jüri üyeleri ve festivale dair diğer bilgiler paylaşıldı. Basın toplantısında Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ve Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali Başkanı Abdullah Eren ve Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali Direktörü Emrah Kılıç basın mensuplarının sorularını cevapladı.

“Sinema ile Bazen Tek Bir Sahnede Estetik Bir Anlatım Yapabiliyorsunuz”

Festivalin basın toplantısında açılış konuşmasını Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkanı ve Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali Başkanı Abdullah Eren gerçekleştirdi. Sinemanın tüm sanat dallarında olduğu gibi insanın temel ihtiyaçlarından olan hikaye anlatma ve kendini ifade etme ihtiyacının bir sonucu olarak ortaya çıktığını söyleyen Eren, günümüzde ise farklı kültürlerin hikayelerini izlemenin çok daha kolaylaştığına vurgu yaptı. Sinemanın icat edildiğinden bu yana teknik anlamda büyük değişim gösterdiğini vurgulayan Eren, bugün gelinen noktada ise sinemanın en etkili kitle iletişim aracı, hikaye anlatma biçimi ve sanat dalı olduğunu ifade etti. “Sinema ile anlatmak istediğiniz birçok şeyi sadece birkaç dakikada ya da bazen tek bir sahnede etkileyici ve estetik bir biçimde anlatabiliyorsunuz”diyen Eren, diaspora toplumlarının çok sayıda başlıkta toplanabilecek olan sorunlarını sinema aracılığıyla anlatma çabalarını desteklemek ve onları motive etmek adına yeni bir platform ve toplanma alanı, üretimlerini teşvik edecek maddi ve manevi imkanlar sunmak adına Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali’ni hayata geçirdiklerini belirtti. Diasporaların anayurtları dışında başka yerlerde yaşayan toplumlar olarak tanımlandığına değinen Eren, dünya üzerinde eğitim, aile birleşimi, çalışma, savaş, çatışma, siyasi ve kültürel gerekçelerle anavatanlarından ayrılarak çeşitli ülkelerde yaşamını sürdüren diasporaların bulunduğuna da dikkat çekti. 

 

“Festivalimiz Tüm Diaspora Toplumlarına Açık”

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) olarak yurt dışında yaşayan Türk toplumuna yönelik faaliyetler yürüttüklerini söyleyen Abdullah Eren bunun yanı sıra diaspora toplumlarını birleştirici ve bulundukları ülke makamlarınca dikkate alınması gereken nitelikteki girişimlerin önemsenmesini de değerli gördüklerini belirtti. Festivalin yalnızca Türk diasporalarına değil diğer tüm diaspora toplumlarına açık şekilde kurgulandığını da belirten Eren, “Bu sebeple tüm diaspora toplumlarının genç, yetenekli sinemacılarını ortak bir paylaşım alanı ihtiyacını da karşılamak istiyoruz” dedi. Bu yıl önemli misyon ve hedeflerle yola çıktıklarını ve tahmin ettiklerinin üzerinde bir ilgiyle karşılaştıklarını ifade eden Eren, 120 farklı ülkeden toplam 3123 başvuru aldıklarını ve bunun kendilerini son derece memnun ettiğini vurguladı. Diasporaların sorunlarının yanı sıra zenginliklerinin de filmler aracılığıyla sinemaseverlerle buluşacağına dikkat çeken Eren, sorunların çözümünde ortak iradenin son derece önemli olduğunun vurgusunu yaptı. Festivalin ilk senesinden itibaren hızlı büyümesinin en büyük dileklerinden biri olduğunu söyleyerek konuşmasını noktalayan Eren, tüm sinemaseverlere iyi festivaller diledi.

“Birçok Farklı Ülkeden Diaspora Hikayelerini Seçmeye Gayret Gösterdik”

Açılış konuşmasının ardından söz alan isim ise Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali Direktörü Emrah Kılıç oldu. Konuşmasında ilk olarak festivalin afişini tanıtarak başlayan Kılıç, ilk yıla özel tasarlanan afişe dair bilgi verdi. Afişin görselleştirmesi zor bir kavram olan diasporayı hikayeleştirerek oluşturulmaya başlandığını söyleyen Kılıç, sonra da “Diasporada olmak buğulu bir camın arkasında olmak gibidir” cümlesinden alınan ilhamla da afişin tamamlandığını açıkladı. Emrah Kılıç daha sonrasında konuşmasına yarışacak filmleri tanıtarak devam etti. Festival olarak yarışma kategorilerini oluştururken dünyanın pek çok farklı coğrafyasından diasporaların hikayelerini seçmeye gayret gösterdiklerini ifade eden Kılıç, bunun yanı sıra sinematografik değere de baktıklarını söyleyerek “Film seçim sürecinde diaspora hikayelerinin birbirine yakınlığını ve diasporadaki insanların birbiriyle ne kadar benzeştiğini gördük” dedi. Kılıç, jüri seçimlerinde de festivalin temasına uygun, diaspora üzerine yazmış, çalışmış ve diasporada yaşayan isimleri davet ettiklerini vurguladı. Festivalin film gösterimleri ve kapanış töreninin Atlas Sineması’nda gerçekleştirileceğini söyleyen Emrah Kılıç, diaspora kavramı ve sinemasına dair konuşmaların yer alacağı etkinliklerini ise Akademi Beyoğlu’nda yapılacağını belirtti.

Festivalin İlk Yılında 6 Kıtadan Toplam 3123 Başvuru

Farklılıkların zenginlik olduğu anlayışıyla, farklı diasporaların ne denli başarılı eserler ortaya çıkarabileceğini, sinemanın sanatsal anlatım gücüyle gösterecek festivalin ilk yılında 6 kıtadan toplam 3123 film başvuru gerçekleştirdi. Ülke bazında en çok başvuru 378 ile Hindistan’dan gelirken, onu 359 film ile İran, 181 film ile Türkiye, 169 film ile Brezilya ve 160 film ile ABD izledi. 

Yabancı Dilde Filmler Yarışma Kategorisi’nde En İyi Film Ödülü İçin 12 Aday

Festivalde Türkçe haricindeki bir dilde çekilen diaspora temalı filmlerin yer aldığı Yabancı Dilde Filmler Yarışması Kategorisi’nde bu yıl toplam 12 film bulunuyor. Yapımcı Anthony Nti, Asya Dünya Film Festivali Direktörü Asel Sherniyazova, Saraybosna Film Merkezi Direktörü Ines Tanović, Yönetmen Nariman Aliev ile Yazar ve Yapımcı Samed Karagöz’den oluşan jüri üyelerinin değerlendireceği filmler arasında Mahdi Fleifel’in Filistinli genç mültecilerin kamplardaki kötü yaşam koşullarını ortadan kaldırmak amacıyla başvurduğu farklı çözüm yolları ve yaşadıklarına dair sosyolojik bir inceleme sunan 3 Logical Exits, Malaz Usta’nın genç bir göçmenin İstanbul’daki ilk yılını anlatan A Year in Exile, Jason Park’ın mobil hediyelik eşya dükkanı sahibi olan ve Chicago şehrinde satış yapan genç bir Koreli Amerikan dolandırıcının hikayesini anlatan Bj's Mobile Gift Shop, Sandra Desmazieres'in Vietnam’da büyüyen fakat savaş nedeniyle Kuzey ve Güney’e savrulmak zorunda kalan iki kız kardeşin birbirlerine gönderdikleri mektuplarda yazanları işleyen Flowing Home, Morad Mostafa'nın Sudanlı ressam Halima’nın gittiği bir düğünde karşılaştığı gelinle arasında yaşadığı gerilim dolu anlara odaklanan Henet Ward, Viv Li'nin on yıldır yurt dışında olan bir sanat öğrencisinin Pekin'e yaptığı seyahatin hüzünlü ama esprili bir anlatımını yansıtan I Don't Feel At Home Anywhere Anymore, Shahi Derky'nin Helsinki’ye yerleşen Suriyeli bir kadının psikolojik olarak karşı karşıya kaldıklarını anlatan Leftovers, Maximilian Badier-Rosenthal'ın gece banliyödeki evlerine dönen Mourad ve Harrison’ın Vietnam kökenli yaşlı bir adamla karşılaşmasını işleyen Malabar, Denise Fernandes'in vatanından ayrıldıktan 14 yıl sonra vefat eden kardeşini görmek için geri dönmek zorunda kalan Salomé’nin çıktığı ruhsal yolculuğu sunan Nha Mila, Florence Bamba'nın Senegal asıllı genç bir Fransız kızın arkadaşlarıyla yaptığı futbol antrenmanını anlatan Number 10, Rikke Gregersen'in kalkıştan dakikalar önce bir sorunla karşı karşıya kalan uçakta geçen olayların olduğu Tha Affected ve Natalia Luque'nin New York’ta yaşayan Kolombiyalı göçmen Rocio’nun vefat etmek üzere olan büyükannesine teknolojinin de yardımıyla ettiği vedayı anlatan The Virgin, The Old Lady, The Journey filmleri yer alıyor.

Bu kategoride En İyi Film Ödülü’nü kazanan film 5.000€, Jüri Özel Ödülü’nü kazanan film 2.500€, En İyi İkinci Film Ödülü’nü kazanan film 1.500€ ve En İyi Üçüncü Film Ödülü’nü kazanan film ise 1.000€ para ödülünün sahibi olacak. 

Türkçe Konuşan Filmler Yarışma Kategorisi’nde En İyi Film Ödülü 5.000 €

Türkçe ve/veya Türkçe lehçelerinde çekilen filmlerin yer aldığı Türkçe Konuşan Filmler Yarışma Kategorisi’nde ise toplam 12 film bulunuyor. Yönetmen Andaç Haznedaroğlu, Bakü Uluslararası Kısa Film Festivali Direktörü Fehruz Shamiyev, Yönetmen Haluk Piyes, Yönetmen Maryna Gorbach Er ve Yönetmen Murat Şeker’den oluşan jüri üyelerinin değerlendireceği filmler arasında Nazim Şerbetov’un Karabağ’da çıkan savaş sırasında hatıralara dalıp uyuyan bir kadının rüyasında gördüklerini anlatan 28, Çağıl Bocut'un modern bir Türk ailesinin,  kızlarına yaz tatilinde arkadaşlık etmesi için Fransa’dan gelecek olan değişim öğrencisiyle karşılaşmalarına odaklanan Brigitte Bardot, Gülden Gevher Öz ve Olcay Seda Özaltan'ın Müslüman ve Yahudi ailelere mensup olan iki yakın arkadaşın göç dolayısıyla ayrılmadan önce yaptıkları teselli sohbetini işleyen Cennet, Cemalettin Baş'ın hayali, gelinliği fotoğraf çekilmek olan Reyhan’ın gittiği fotoğraf stüdyosunda yaşadığı hayal kırıklığını anlatan Düğün Fotoğrafı, Roman Hodel'in bir futbol maçını yöneten hakemin karşı karşıya kaldığı baskılar sonucundaki reaksiyonunu anlatan Hakem, Yasemin Demirci'nin üniversite eğitimini tamamlamak için Londra’ya giden İklim’in yaşadığı yabancılaşma hissini sunan İklim Değişimi, Sami Morhayim'in “bar mitzva” töreni sabahı kendini odasına kilitleyen Susam’ı odadan çıkarmak için çabalayan ailesine odaklanan Susam, Sezer Salihi'nin doğum gününü kutlayan Metin’in 25 Temmuz 1963’te Üsküp’ün yüzde seksenini yok eden depremi hatırlamasını anlatan Temmuz, Doğuş Özokutan'ın kızının hayatını kurtarmak için para bulabilmenin tek yolunu bir grup mülteciyi soğutuculu et kamyonuyla taşıma işini kabul etmek olduğuna inanan Yusuf’un yaşadıklarını sunan Teslimat, Hüseyin Aydın Gürsoy'un eşiyle Fransa’da çalışan Elif’in, oğluna daha iyi bir gelecek sunmak için Türkiye’ye dönüp dönmeme konusunda yaşadığı çatışmaya odaklanan Toz Olmak, Emir Külal Haznevi'nin 8 yaşındaki Zehra’nın Almanya’da işçi olarak çalışan dayısının hayatını tesadüfi bir şekilde kurtardığını anlatan Yüksek İrtifa ya da Şeylerin Tuhaflığı ve Hatip Karabudak'ın Suriye’deki savaştan kaçarak İstanbul’a gelen 12 yaşındaki Ali Raşid’in var olma mücadelesini işleyen Zamanın Rengi yer alıyor.

Bu kategoride ise En İyi Film Ödülü’nü kazanan film 5.000€, TRT Özel Ödülü’nü kazanan film 2.500€, En İyi İkinci Film Ödülü’nü kazanan film 1.500€ ve En İyi Üçüncü Film Ödülü’nü kazanan film ise 1.000€ para ödülünün sahibi olacak. 

Bir Ödül de Seyircilerden

Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali’nde yer alan filmler kategori ödüllerinin yanı sıra bir ödül için daha yarışacak. Programda yer alan tüm filmler salondaki gösterimlerin yanı sıra festivalscope.com adresinden de çevrim içi olarak erişime açılacak. Filmleri bu adresten veya salonda takip eden sinemaseverler daha sonrasında festivalin web sitesi diasporafilmfestival.com verdikleri oylarla 500€ değerindeki Seyirci Ödülü’nün sahibini belirleyecekler.

Festivalde Tüm Gösterimler Ücretsiz!

Dünyanın farklı ülkelerinden 24 filmi sinemaseverlerle buluşturacak festivalde tüm gösterimler ücretsiz olarak gerçekleştirilecek. Seyircilerin sağlığı ve salonlarda dezenfeksiyona zaman ayırmak amacıyla günde üç seansın gerçekleştirileceği festivalde gösterim saatleri 14.00, 17.00 ve 20.00 olarak belirlendi.

COVID-19 Önlemleri Hakkında Önemli Bilgi 

27-29 Ağustos tarihleri arasında yapılacak Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali gösterimleri, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün 23 Haziran 2020 tarihli “Kültür ve Sanat Tesislerinde Kontrollü Normalleşme Süreci Genelgesi” kapsamında alınacak tedbirlere uygun gerçekleştirilecek.

Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali, gösterimlerini COVID-19 tedbirlerine uygun olarak düzenlenen seans saatleriyle birlikte seyircisini Atlas Sineması’nda ağırlayacak. Tedbirler kapsamında sinema salonu, filmlerin başlama saatinden belirli bir süre önce hazır hale getirilecek ve filmler başlamadan önce mekâna kademeli olarak misafir almaya başlayarak kalabalık oluşumu engellenecek. Zeminde 1,5 metrelik fiziki mesafe koşullarını gösteren uyarılar olacak. Seyircilere girişte temassız ateş ölçümü yapılacak, 37,5 dereceden yüksek ateş ölçümlerinde seyirci mekâna alınmayarak bir sağlık kuruluşuna yönlendirilecek. Bunun yanı sıra mekân girişinde el antiseptiği bulundurulacak ve seyirci/katılımcıların ellerini dezenfekte ettikten sonra salona girişleri sağlanacak. Seyircilerin sinema ve salon içinde maske kullanımının zorunlu olacağı festival süresince, sosyal mesafeye uygun şekilde ön ve yan sıralarda birer koltuk boşluk bırakılan bir oturma planı oluşturulacak. Film gösterimleri sırasında sinema salonunun havalandırma sistemleri de salonu yüzde yüz taze havayla besleyecek şekilde çalışacak. Filmler bittikten sonra fuaye alanında kalabalık oluşması durumunda görevliler sosyal mesafe kuralına uygun bir şekilde çıkış sağlanması için yönlendirmeler yapacak. Danışma bölümleri ve tuvaletlerde sıra oluşmasının engellemesine yönelik sosyal mesafe kuralına uygun yer işaretleri, şerit, bariyer gibi düzenlemeler yapılacak.

Festival 27 Ağustos’ta Başlıyor!

Bu yıl 27-29 Ağustos 2021 tarihleri arasında İstanbul’da Atlas Sineması’nda ilki düzenlenecek olan Diaspora Uluslararası Kısa Film Festivali hakkında daha fazla bilgiye festivalin web sitesi diasporafilmfestival.com üzerinden ulaşılabilir.


Hibya Haber Ajansı