Dilovası Devlet Hastanesi’nde sağlık çalışanları tarafından hastalara ve hasta yakınlarına yönelik uygulanan kötü muameleye yönelik iddialara bir yenisi daha eklendi.
Dilovası’nda yaşayan G.İ.Y. adlı anne, iki yaşındaki A.L.Y isimli kızını arı sokması nedeni ile Dilovası Devlet Hastanesi’ne götürdüklerini, hemşire tarafından A.L.Y’ın eline serum taktığını, bir süre sonra çocuğun elinin şişmeye başladığını ifade etti. Şişlik nedeniyle serumu takan hemşirenin yanına giderek yardım istediğini ancak sözlü şiddet ile karşılaştığını ifade etti.
G.İ.Y, hastanede yaşanan sağlık skandalına ilişkin olarak Sivil Düşünce muhabirine şunları anlattı:
“Kızım henüz iki yaşında. Bir anda boynunu arı soktu. Kızım, arı sokmasının acısıyla çığlık çığlığa ağlamaya başladı. Arı sokmasına karşı alerjisi olabileceği ya da nefes borusunun şişebileceği endişesiyle hemen Dilovası Devlet Hastanesi’ne götürdüm. Doktor kontrolünün ardından kızımın eline hemşire tarafından serum takıldı. Bir süre sonra kızımın serum takılı eli anormal bir şekilde şişmeye başladı. Orada bulunan bir başka hemşireye giderek kızımın elinin şiştiğini söyledim. Hemşire ise sesini yükselterek psikolojik şiddet uyguladı. Hemşirenin sesini yükselterek konuşması nedeniyle kızım korkuya kapıldı ve tekrar ağlamaya başladı. Neye uğradığımı şaşırdım… Hemşire, ‘biz serumu takmakla sorumluyuz, kızına bakmakla sorumlu değiliz’ diyerek mobing uyguladı. Bir hemşire ya da doktorun görevi hastaya gerekli tedavi uygulamak ve doğru şekilde hizmet vermek değil ise nedir?.. Kızımın arı sokmasıyla yaşadığı acıya mı yanayım, hemşirenin serumu yanlış takması nedeniyle elinin şişmesine mi yanayım, yoksa uğradığımız söslü şiddete mi yanayım bilemedim... Hemşirenin sözlü şiddetini duyan doktor yanımıza gelerek çocuğun eline baktı ve hemşireden serumu çıkarmasını istedi. Kızımın elindeki bant açılınca anlaşıldı ki serum iğnesi damar yolu yerine et boşluğuna takıldığı için serum etin içine akarak şişmeye neden olmuş.”
“Beyaz Kod uygulaması ile hastalara iftira ederek tayin istiyorlar”
Anne G.İ.Y, doktor ve hemşirelerin bu sağlık skandalıma yönelik hiçbir tedbir almadığını ifade ederek, “Doktora, kızımın elindeki serum şişinin nasıl geçebileceğini sorduğum halde ‘sabaha geçer’ diyerek bizi başından savmaya çalıştı. Henüz damar yolunu bulamayan ve iğneyi damar yoluna sokamayan sağlık çalışanlarını Dilovası Devlet Hastanesi’ne gönderiyorlar. Hemşireler hem bana hem de kızıma sözlü şiddet uyguladılar. Bu yeni yaşanan bir olay değil. Dilovası Devlet Hastanesi’ne tayin olan sağlık çalışanları buraya zorunlu hizmet kapsamında gönderiliyorlar. Burada çalışmak istemeyen sağlık çalışanları, sağlık hizmeti almak isteyen hasta ve hasta yakınlarına kötü muamele uyguluyor, sözlü ve daha da ileriye giderek beyaz kod ile şiddete maruz bırakıyorlar. Sağlık çalışanları “beyaz kod” uygulaması ile “can güvenliklerinin olmadığı” iddiasıyla başka şehirlere tayin istiyorlar.” dedi.
Dilovası Devlet Hastanesi’ndeki kötü muameleler çözümsüz kalıyor
Dilovası Devlet Hastanesi’ne tedavi olmak üzere giden hastalar tarafından sağlık çalışanlarına yönelik yıllardır Şikayetvar sitesine yazdıkları çok sayıda şikayet olduğu ortaya çıktı. Şikayetvar’a bırakılan şikayetlerde, sağlık çalışanları tarafından hastalara ve hasta yakınlarına yönelik uygulanan kötü muamele, hastanenin hijyen bakımdan oldukça yetersiz olduğu, sözlü şiddete maruz kaldıklarına yönelik çok sayıda iddia bulunuyor.
Haber: Sivil Düşünce Haber Merkezi