Özel’in konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Türkiye’nin en büyük ilçesindeyiz. Biz Esenyurt’u Cumhuriyet Halk Partisi olarak kaybettiğimizde, nüfusu 90 bindi. AK Parti’den geri aldığımız 2019 seçimlerinde 1 milyon olmuştu. O aradaki dönemde Esenyurt, Türkiye’nin kent suçları açıkhava müzesine dönmüştü.

5 yılın sonunda yapılan seçimlerde ise CHP, Esenyurt’un sosyolojisini, beklentilerine ve vizyonuna uygun olarak belirlediği adayı Ahmet Özer ile bu kez o kenti bırakın geri kaybetmek, AK Parti’ye vermek, her iki Esenyurtludan bir tanesinin oyunu alan Ahmet Özer ile burayı yeniden kazandı. İşte ne olduysa orada oldu.

Birtakım hesaplar yapanlar, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Millet İttifakı’nı, Cumhuriyet Halk Partisi’nin milletle kurduğu ittifakı yani sosyal demokratları değil, milletçi demokratları, muhafazakar demokratları, Kürt demokratları birlikte kucaklayabilen, onların beklentilerine birlikte cevap verebilen Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu başarısını cezalandırmak ve çok istedikleri ama ellerine alamadıkları bir ilçe üzerinden bütün Türkiye’ye mesaj vermek istediler. O yüzden 27 gündür her iki kişiden birinin oyuyla seçilen Ahmet Özer, Silivri’de tutuklu.

Esenyurt Belediyemize kayyum atayanlar, hemen akabinde bir algı operasyonunu tamamlarcasına Mardin’e, Batman’a ve Halfeti’ye de kayyum atadılar. Biz Esenyurt’ta verdiğimiz demokratik tepkiyi, diğer belediyelerde de verdik.

O günden bugüne bütün örgütümüz Esenyurt’un iradesine büyük bir samimiyetle ve burada samimi odaklı, parti odaklı değil demokrasi odaklı; kişi odaklı değil, seçmenin tercihlerine saygı duyan, seçilenin seçilme hakkından çok seçmenin seçme hakkına vurgu yapan anlayışımız ortadayken, iktidar partisini rahatsız edecek sonuçlar ortaya çıktı.

Esenyurt’ta yapılan kamuoyu araştırmalarında yüzde 80 ile Esenyurtlular, Ahmet Özer’e haksızlık yapılıyor, adaletsizlik yapılıyor, Esenyurt’a haksızlık yapılıyor demekteydiler. Dün siz 81 il başkanımız, Esenyurt’taydınız. Meydanda gerekli sesi yükselttiniz.

7 bölgeden 7 il başkanımız, bu meselenin parti meselesi olmadığı, bu meselenin herhangi bir etnik seçmen grubu meselesi olmadığını, bu meselenin Karadeniz’den de, Ege’den de, İç Anadolu’dan da, Doğu Güneydoğu’dan da, Trakya’dan da bir demokrasi meselesi olarak sahiplenildiğini gösterdiniz, haykırdınız.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak Türkiye’nin neresinde olursa olsun halkın iradesine kafa tutanların karşısında yer alamaya devam edeceğiz.”

Hibya Haber Ajansı