İşsizlik oranı Eylül ayında %11,5 olurken, genç nüfusta işsizlik oranı %21,5 olarak gerçekleşti. Cari denge, Eylül ayında 1,65 milyar dolar fazla verirken, 12 aylık cari işlemler açığı, Eylül ayında 18,44 milyar dolar oldu. Sanayi üretimi Eylül ayında aylık %1,5 azalırken, yıllık %8,9 arttı. Hafta boyunca piyasaların odağında olan ABD yıllık enflasyonu beklentilerin üzerinde %6,2 ile 1990'dan bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Enflasyonun 31 yılın en yüksek seviyesini görmesi enflasyona ilişkin endişeleri ve Fed'in para politikasını sıkılaştıracağı beklentilerini artırırken, doların güçlenmesiyle dolar endeksi 95 sınırının üzerine çıktı. Altının ons fiyatı 1.868,59 dolara kadar yükselirken, altının gram fiyatı TL’deki değer kaybının da etkisiyle 597,4 TL ile rekor kırdı. Haftaya 9,70’li seviyelerden başlayan ve ABD enflasyon verisinin ardından rekor üstüne rekor kıran Dolar/TL, tarihi zirvesini 9,9857 seviyesine taşıdı. Euro/TL ise 11,45 sınırının üzerine çıktı. Bu gelişmeler altında haftaya pozitif başlayan ve hafta genelinde yukarı yönlü hareket ederek 1.643,82 ile rekor kıran BİST100 Endeksi, %3,47 kazançla 1.638,50 puandan haftayı tamamladı.  Yurt dışı yerleşik yatırımcılar, 29 Ekim-5 Kasım haftasında reel olarak (fiyat ve kur etkisinden arındırılmış) 274,4 milyon dolar hisse senedi ve 37,7 milyon dolar Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS-Kesin Alım) alımı yaparken, 1,7 milyon dolar Özel Sektör Tahvili satışı gerçekleştirdi. Aynı dönemde yurt içi yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin toplam döviz mevduatı 428 milyon dolar artarak 233.302 milyon dolar oldu. Türkiye’nin dolar bazlı 5 yıl vadeli CDS oranı hafta içinde 400 sınırının altına indi.

 

Uzun Vadede Ne Bekliyoruz…

7,04x olan BİST100 cari F/K çarpanı 8,9x olan 5 yıllık ortalamasına göre %21,2 iskontolu. Türkiye özelinde 2018 ve 2019 yılında artan piyasa volatilitesinin azalmasıyla Borsa İstanbul son dönemde önemli bir ralli yaparak rekor tazelemesine rağmen koronavirüs ve petrol fiyatlarındaki hareketler nedeniyle uluslararası endekslere paralel şekilde 2017 yılından beri en düşük seviyelerini de gördü. Mevcut çarpandaki ıskontoya rağmen önümüzdeki dönem için belirsizliklerin artıyor olması BİST için aşağı yönlü riskleri artırabilir.

2019’da tamamı ikinci yarıda olmak üzere toplam 1.200 baz puan indirime giderek politika faizini %12,00 seviyesine indiren TCMB, 2020’deki ilk 5 toplantısında 375 baz puan indirimle haftalık repo faizini %8,25’e çekti. 24 Eylül 2020’de son iki yıldaki ilk faiz artırımını gerçekleştirdi ve politika faizini 200 baz puan artışla %10,25’e çekti. 22 Ekim’deki toplantısında ise haftalık repo faizini %10,25 seviyesinde sabit bıraktı. Naci Ağbal göreve geldikten sonra yapılan 19 Kasım toplantısında haftalık repo faizi 475 baz puan artışla  %15,00’e yükseltilirken 24 Aralık toplantısında ise haftalık repo faizi 200 baz puan artışla %17 seviyesine yükseltildi. 2021 yılı Ocak ve Şubat ayı toplantılarında faizde değişikliğe gitmeyen TCMB, 18 Mart’taki toplantısında haftalık repo faizini 200 baz puan artırarak %19’a yükseltti. 6 Mayıs, 17 Haziran, 14 Temmuz ve 12 Ağustos PPK toplantılarında ise faiz oranında değişiklik yapmayarak %19’da sabit bıraktı.

Ekim ayında %2,39 artan TÜFE’nin TCMB piyasa katılımcıları anketine göre; Kasım ayında %1,94, Aralık ayında %1,18, 2021 yılı sonunda %17,63 ve 12 ay sonrasında %13,91 artması beklenmektedir. Yine aynı ankette Dolar/TL’nin 2021 sonunda 9,22, 12 ay sonrasında ise 10,01 olması öngörülmektedir. Cari dengenin 2021 sonunda 21,3 milyar dolar, 2022 yılında ise 21,5 milyar dolar açık vermesi beklenmektedir. GSYH büyümesinin 2021 ve 2022’de sırasıyla %8,9 ve %4,2 olacağı öngörülmektedir. TCMB haftalık repo faizinin cari ay sonunda %19, 3 ay sonrasında %18,02, 6 ay sonrasında %17,11 ve 12 ay sonrasında ise %14,73 olması beklenmektedir. Hali hazırda %19,61 olan 10 yıllık tahvil faizlerinin 12 ay sonrasında %15,41 seviyesinde dengeleneceği beklenmektedir.

 

Raporun devamı ve detaylı analizler için tıklayınız.
https://www.bmd.com.tr/page/rapor_detay/5179/haftalik-bulten-12.11.2021.htm

 

Hibya Haber Ajansı