ABD’den gelecek mali teşvik haberleri öne çıkıyor. Artan ABD Hazine getirileri piyasanın ana teması haline gelmiş görünüyor. Yellen, güçlü bir mali paketin ABD’yi 2022’de tam istihdama döndüreceğini söyleyerek, mali genişlemeye büyük destek verdi; 1,9 trilyon USD’lik paket, istihdamın büyük ölçüde yitirildiği KOBİ’lere destek ve ekonomik katmanlar arasındaki bozulmanın düzeltilerek, ekonomide talep yaratılabilmesi açısından önemli bir noktada duruyor. Tabii bu aşamadan sonra küresel USD hareketi ve ABD tahvil faizlerindeki eğilim mali teşvik etkisi ve Fed’in ek varlık alım potansiyeli tarafından belirlenecektir, dolayısıyla konjonktürel yavaşlamalar ve akabinde değer kazanımları görmemiz muhtemel bir durum olacaktır.
İtalyan tahvil faizleri Draghi’nin teknokrat hükümetinin iyimserliği ile düşüşteyken, Alman tahvil faizleri bir süredir aynı Amerikan 10 yıllıkları gibi artış eğiliminde. Amerikan 10 yıllıklarının hareketini, mali teşvik ve ekonomide ısınma beklentileriyle açıklayabilirken daha derin bir resesyon etkisi yaşayan Avrupa’nın benchmarkı diyebileceğimiz Alman faizlerindeki artışı anlamlandırabilmek zor. Grafikte İtalyan – Alman faiz spreadini görüyoruz. Euro para birliğinin borç krizi dönemindeki kurtarıcısı referansı olan Draghi, İtalyan borçlanma maliyetlerine olumlu etki ediyor ve bu sayede spread İtalyan tahvilleri lehine bir daralma göstermiş durumda. Tabii Alman 10 yıllıklarının halen negatif bölgede olduğunu da hatırda tutmak gerek. AB kurallarına (Maastricht kriterleri) göre, hiçbir ülkenin GSYH’sinin %3’ünden daha büyük bir bütçe açığı ya da çıktının %60’ından daha fazla borcu olamaz ve bu sınırların dışında kalanlar da doğru hedeflere doğru ilerlediklerini göstermek için yıllık hedefler ortaya koymak ve bunlara uymak zorundalar. İtalya GSYH’nin %150’si oranındaki borç oranıyla Avrupa’nın Yunanistan ile beraber en borçlu ülkesi… Pandemi krizi, bir kez daha uzun vadede yapılandırılması çok zor olan borçların bir kısmının silinmesinin konuşulmasına neden oluyor.
İtalyan-Alman 10 yıllık faiz spreadi… Kaynak: Bloomberg
Mali teşvikler, aşılama ve Fed’in varlık alımlarını artırma hızı, ABD’nin Avrupa’ya göre daha hızlı toparlanmasını sağlayabileceği gibi, enflasyonun aşırı ısınması anlamında da riskleri artırabilir. Paketin büyüklüğü üzerinden tartışmalar, genel olarak bunun üzerinden dönüyor. Ama Biden yönetimi eğilimi, yapılabilecek olanın azını yapmaktansa, çoğunu yaparak yan etkileri kontrol altında tutmak şeklinde olacaktır. Faizlerin durumu Fed’in de politika eğiliminde, özellikle belli vadelerde daha çok tahvil almak konusunda değişikliklere yol açabilir. Getiri eğrisinin fazla dikleşmesi daha uzun vadede enflasyon endişelerinin çok arttığının göstergesi olacaktır.
Kaynak: Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı