Demokratik Sol Parti Başkanlık Kurulu Genel Başkan Önder Aksakal başkanlığında Parti Genel Merkezinde toplandı. Yaşanan iç ve dış gelişmeler ile örgütsel çalışmaların değerlendirildiği toplantı sonrasında aşağıdaki hususların kamuoyu ile paylaşılması benimsendi.

 

Demokratik Sol Parti gerek kuruluş felsefesi ve programı, gerekse 35 yıllık tecrübesiyle siyasette yöntem geliştirmeye ve sorunlara çözüm önerileri üretmeye devam etmektedir.
Önceki yılın Aralık ayında, başta sayın Cumhurbaşkanı ve TBMM Başkanı olmak üzere parlamentoda yer alan siyasi partilerimiz ve sayın Adalet Bakanı ile paylaştığımız “Ekonomi, Hukuk, Demokrasi, İnsan Hakları Reform Çalışmaları için ÖNERİLER” çalışmamızın kapsamında yer alan “Her anlamda vatandaşlarına daha fazla özgürlük, daha fazla ekonomik güç ve güven verecek, kurumların yetki ve sorumlulukları açıkça ifade edilmiş, üniter yapıyı güçlendirecek, yerel yönetimleri güvence altına alacak yeni bir Anayasa’ya ihtiyaç vardır.” öngörümüze paralel bir önerinin sayın Cumhurbaşkanı tarafından da deklare edilmesi olumlu bir gelişmedir.Yapılması önerilen çalışmaların yöntemi konusunda ise, eksik de olsa millet iradesinin temsil edildiği kurumun başkanı sıfatıyla TBMM Başkanı’nın başkanlığında seçimlere katılma yeterliliğini kazanan siyasi partiler başta olmak üzere, Sendika Konfederasyonları, Meslek Odaları ve STK’ların da katılımıyla büyük bir Çalıştay toplanmalıdır.
Ekonomide yaşanan sıkıntılı sürecin en aza indirilebilmesi için üretim mekanizmaları mutlaka harekete geçirilmelidir. Etkili tedbirlerle birlikte iyi denetleme sistemi kurgulanarak, başta yiyecek-içecek mekânlarının yeniden faaliyete geçmeleri, bunların ekonomiye katkısının sağlanması hem işyeri sahiplerinin sektörel sorumluluğunu yerine getirmesine hem de çalışma hayatındaki yurttaşlarımızın geçim koşullarını iyileştirmesini sağlayacaktır.
Pandemi sebebiyle alınan tedbirler kapsamında okulların açılması konusunda açıklanan öneriler yetersizdir. Köy okullarında yüz yüze eğitimin başlatılması kararı içeriği boş bir tasarruftur. Zira büyükşehirler dışındaki illerimizdeki köylerde ne toplumsal yaşam, dolayısıyla ne de okul kalmamıştır. Özel okullara kayıt yenileme dönemine rastlayan bu açıklamanın zamanlamasının ne denli manidar olduğu ayrı bir değerlendirme konusu olsa da, esasen yapılması gereken; atama bekleyen öğretmenlerin en kısa zamanda atamalarının yapılarak sisteme dahil edilmesi ve eğitim-öğretim yapılabilecek tüm mekânların acilen tespitiyle 10’ar kişilik sınıflar ihdas edilerek ve etkili tedbirlerle birlikte iyi denetleme sistemi kurgulanarak tüm öğretim kurumlarının yüz yüze faaliyete geçmesini sağlamak olmalıdır.
Sağlık ordumuzun aşılama çalışmalarının tamamlanmış olması sevindiricidir. Bunun devamında eğitim ordumuzu da aşılayıp, okullarda hijyen kurallarını tam olarak uygulayarak okulların tamamını açmalıyız. Aksi takdirde anayasal güvence altında olan “eğitim-öğretim hakkı” zedelenecektir. Devlet her türlü tedbiri alarak sorumluluğunu ve görevini yerine getirmelidir.
Yerli aşı çalışmalarının hızlandırılması ve sonuçlandırılması zorunludur. Geçmişte dünyaya aşı ihraç eden bir ülke iken, bugün aşı arayan ülke haline gelmiş olmak en azından milliyetçi duruşumuzun sorgulanmasına yol açacaktır.
Hibya Haber Ajansı