SİVİL DÜŞÜNCE - ÖZEL RÖPORTAJ
Anadolu Birliği Partisi Genel Başkanı Bedri Yalçın, sivildusunce.com için Semra Polat'a önemli açıklamalarda bulundu. Yalçın, HDP'nin kapatılması ile ilgili tartışmalardan HES uygulamasının kadar bir çok konuda Semra Polat'ın sorularını açık yüreklilikle yanıtladı.
Röportajın tamamı şöyle:
MHP, HDP’nin kapatılmasını ısrarla isterken AK Parti ise parti kapatılmasına sıcak bakmıyor. Geçmişte kendisine yönelik parti kapatma davası açılan AK Parti için bir yüzleşme söz konusu. HDP kapatılmalı mı?
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre kurulmuş ve yasaların izin verdiği siyasi hiçbir hareket yok sayılamaz. HDP kapatılamaz. Eğer gerçekten Türkiye’de kapatılması gereken bir parti varsa o da AKP’dir. ’’Aldatan bizden değildir’’ diyen Peygamber Efendimizin ve bilhassa Kur’an ve İslam ile yola çıkan, inançla yola çıkan AKP’nin ne Kur’an’a, ne İslam’a ne de insana önem vermediği ortaya çıkmıştır. Aslında AKP’nin kapatılmasını istemediği HDP de kendisinin Anayasa Mahkemesindeki davası sonuçlanmadı. Anayasa Mahkemesinde iki şeyi bekliyor; birincisi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine Cumhuriyet Halk Partisi itiraz etti, hala sonuçlanmadı. Bunu bekletmelerinin sebebi yarın bir şey olduğunda hemen onu devreye sokacaklar ve parlamenter sisteme geri dönülecek. O nedenle Anayasa Mahkemesi değişikliğe falanda gerek görmeyecek. Gelelim HDP’ye. HDP, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre kurulmuş bir siyasi partidir. MHP, bu siyasi parti kurulurken Türkiye’de yok muydu? Bilmiyorlar mıydı? Biliyorlardı. Peki Abdullah Öcalan’ın Kırmızı Bülten ile aranan kardeşi Osman Öcalan, devlet televizyonuna kim çıkardı? Abdullah Öcalan’ın mektubunun okunmasında MHP genel başkanı Bahçeli’nin bizzat talimatı var. Hatta açıklamasında ‘’Sayın Öcalan’ı dinlemiyor bu HDP’liler’’ diye serzenişi var. Dün ne oldu ki bugün böyle düşünüyor? Toplumları yöneten insanların kişisel meseleleri toplum meselesi olmamalıdır. Tabii eğer HDP terörü besler, terörü benimser ve terörü içine alma heves ve heyecanları varsa bu hiçbir siyasi partide karşılık bulmaz ve bu tamamen aykırıdır. Türkiye Cumhuriyeti eğer yargı devletiyse, eğer ülkede adalet ve hukuk varsa, o zaman buna adalet ve hukuk karar vermeli. Ben, siyasi bir partinin genel başkanı olma sıfatıyla bu kapatılsın, bu açılsın, bu yapılsın gibi bir yetkim yok. Türkiye’yi tek kişi yönettiği için kaynaklanıyor bu. O da Recep Tayyip Erdoğan’dır. Erdoğan’ın ortakları var. Aslında AKP’ye bir kayyum atandı. Kayyum ortaklarından biri Bahçeli, bir diğeri de Doğu Perinçek’tir. Son kayyum da mafya lideridir. Dünyanın hiçbir yerinde bir mafya lideri devletin yönetimine karışamaz, devletin yönetiminde asla sözü ve bahsi geçilemez.
Erdoğan’ı buna mecbur bırakan nedir?
Kendi yaptığı yanlışların unutulması için yapılan bir gündem değişikliğidir. Erdoğan’ın kendisi bir şiir okuduğu için içeri atıldığında ülkede bunun haksız bir hareket olduğunu gören herkes bunu söyledi. Hepimiz söyledik. Şiir okuduğu için haksızlığa uğradığını belirten Erdoğan, bugün bir tweetinde fikrini beyan eden, fikir özgürlüğü adına kendisini anlatmaya çalışan bir insan sabah 5.30’da polis gidip ‘’gel bakalım, sen Cumhurbaşkanına hakaret etmişsin’ ’diyerek götürdüğü bir ülkedeyiz. Bunların ‘’3 Y’’leri vardı, iki tane daha eklediler; yüzsüzlük, yalancılık, yolsuzluk, yasakçı… Düne kadar bize ‘‘bu beden bu vücutta bulunduğu sürece o papaz gitmez, o terör örgütü üyesidir’’ diyen Recep Tayyip Erdoğan değil mi? Bir hafta sonra bu papazı özel uçakla gönderen yine Recep Tayyip Erdoğan değil mi? Türk milleti öyle asil bir millet ki, alkışla getirir, tükürükle götürür. Bunların raf ömrü bitmiştir. Bu saatten sonra kapatılacak tek parti varsa o da AKP olmalıdır.
Muhalefet partileri sıklıkla erken seçim beyanında bulunuyor. Erken seçimle ilgili ne düşünüyorsunuz?
Yarına dair endişelerimiz var. Öğrenciler endişeli, işçiler endişeli, işverenimiz, tabipler endişeli. Yani Türkiye’de vasatizm var; öğrenci vasat, işçi vasat, sağlıkçı vasat… vasat olmayanlar ise sarayda oturanlar. Sarayda oturanlarda aşçı var, işçileri var, korumaları var, bakıcıları var. Araçlarına bugüne kadar kendi paralarıyla benzinlikten 50 liralık ya da 100 liralık benzin alan var mı? Lokantaya gidip bir fatura eden var mı? Kıyafetleri bile yerli ve milli değil; hepsi yurtdışı menşeli.
Olası bir erken seçim durumunda ya da belirlendiği gibi 2023’te genel seçimlere gidilecek olursa Erdoğan’ın adaylığı durumunda kazanacağını düşünüyor musunuz?
Ülkede şu anda çok vahim bir durum var. Bu ülke 2023’e kadar dayanırsa büyük bir başarı. Ülke gerçekten bitik. Borç batağındayız ve kesinlikle bankalarımız bitmiş, hazine bitmiş. Bende bir turizmci olarak turizmin bittiğini söyleyebilirim. Şu anda müzelerdeki değerlerimiz Varlık Fonu’na devrediliyor. Vakıflar Bankası, Türk Hava Yolları (THY), Varlık Fonu’na devredildi… Varlık Fonu’nun başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yardımcısı da Damadı Ferit Paşa yani berat Albayrak.
Varlık fonu başkanı görevden alındı
Varlık fonu, hesap sorulmayan bir fondur. Örtülü ödenek çok şişince varlık fonunu çıkardılar.
CHP’nin özellikle hükümete yönelik sıklıkla dile getirdiği özelleştirmelerle ilgili tepkisi ve tank palet fabrikasının satıldığına yönelik iddiaları var. Özelleştirmeleri doğru buluyor musunuz?
Bizde bir söz var; at, avrat, silah diye. Atımızı aldılar, silahımıza el koydular Allahtan avratlarımıza el koymadılar. Ülkemizin tank palet fabrikası, Katar’a nasıl verilir? Sayın Kılıçdaroğlu’nu kutluyorum. Eğer 50 milyon lazımsa ben elli milyon bulayım dedi. Mesele elli milyon meselesi değil, verilen uçak da dahil hepsi şaibelidir.
Mesele ne?
Mesele, ülkeyi satmak. Recep Tayyip Erdoğan’ın babası askerlik yapmamıştır. Annesinin adı, Patuli’dir. Türk tarihini bu kadar bilmemek, bu kadar araştırmamak, bu kadar ülkenin dışında yaşamak hangi vatandaşın görevi? Atatürk’ü yok sayanlar Çanakkale’ye gitmeyenler, benim ülkemi anlayamazlar. Sayın bahçeli neyin milliyetçisi? Perinçek, ‘’her öldürülen 13 kişi için yas mı tutacağız?’’ diyor, neden milliyetçilik duyguları kabarmıyor? Çünkü milliyetçi değil.
13 kişi sağ kurtarılabilir miydi?
Bunlar altı yıldır ben esir demem, Türk askeri asla esir düşmez, Türk askerini esir almak demek Türkiye Cumhuriyeti devleti yok hükmündedir demektir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu cumhuriyeti kimse esir alamaz. Esir dediler bu ülkeyi yönetenler. Alıkonulduktan iki yıl sonra bunların ‘’vatan haini’’ olduklarını tespit edip hepsinin KHK’larla attılar. Maaşları kesildi. Çoluğu çocuğu mağdur edildi. Öldürülenlerden birinin babası da benim hemşerimdir Malatya’da. Erdoğan otobüsün üstüne çıkıp ülke, memleket meselesi dediğinde biri çıkıp Öznur Çalık’a ‘Benim abim nerede?’’, bir diğeri, ‘’eşim nerede?’’ diye soruyor. ‘’Kesildi, benim param verilmedi’’ diyor ama ‘’sabredin’’ cevabı verildi. 6 yıldır neredeydiniz? ‘’Sayın Öcalan’’ diyerek televizyona çıkardığınızda neden pazarlık yapıp da 13 kişiyi verin demediniz?13 kişi öldürüldü. Çünkü çıksalardı, teslim alınsalardı gerçekler ortaya çıkacaktı. Düşen helikopter dahi düşmedi, düşürüldü. Maskesini takmayan ya da maskesini aşağı indiren biri kameralarla tespit edilerek 10 dakika içerisinde bulunuyor ve ceza kesiliyor. Kaçırılan 13 kişi ülkeden çıkarılmadan nasıl bulunamadı?
Neyi ima ediyorsunuz?
Vatan haini, bizi yönetenlerdir.
Kaçırılan 13 kişinin aileleri, Diyarbakır Annelerinin eylemine katılarak seslerini duyurabilirler miydi?
Orada bekleyen hiçbir anne, terör örgütü üyelerinin annesi değil. Kimliklerini çıkarsınlar. Millete açıklasınlar, desinler ki; kayırları var elimizde. Örneğin X’in annesi B, H’nin annesi C.. niye demiyorlar? Niye öldürülen 13 kişinin anneleri orada yoktu? Bunlar asker değil miydi? Bunlar kaçırılmadı mı?
Ciddi bir iddiada bulunuyorsunuz. HDP Diyarbakır İl Başkanlığının önünde bekleyenler kimler?
HDP, resmi olarak kurulmuş bir partidir. Bu parti terör partisi ise, neden 97 milyar lira para ödeneği yapılıyor. Terör partisi olarak görülen bir siyasi oluşum devletten yardım alıyor! İYİ Parti 130 milyon aldı, HDP 96 milyon aldı. Ak Parti de 230 milyon para aldı devletten. Diyarbakır Anneleri bir reklamdır. Sayın Soylu’nun kendisini ifade edebileceği başka bir başarısı yok ki. İstanbul’da 25 kişi gazeteci Levent Gültekin’i Bakırköy meydanında dövüyorsa, bir genel başkan yardımcısı sokakta öldüresiye dövülüyorsa İçişlerinin var olduğuna inanabilir miyiz? Ben İçişlerinin var olduğuna inanmıyorum. Soylu konuşmasının başında ‘’ben terörü kurutmazsam soyum kurusun’’ diyordu. Ben merak ediyorum; kimin soyundan, hangi soydan gelmiş? Nerede soyluluk, nerede soysuzluk yapıyor? Türkiye Cumhuriyeti’ni bunlar kurmadı. Ülkeyi, Gazi Mustafa Atatürk kurdu. 98 yıl önce kurulan bir partinin lideri olan CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu’nu bir mafya liderinin tehdit etmesi, tehdit mektuplarının ekrana taşınması, mafya liderinin üniversiteyi tehdit etmesi neyin simgesi?
Kanal İstanbul ile ilgili tartışmalarda devam ediyor. Türkiye’nin Çin’e gittikçe daha çok yakınlaşması belirli çevrelerce iyi karşılanmıyor. Bakan Varank, Tuzla’da Çin markası OPPO’nun fabrikasına gitti. Türkiye, Çin’e neden bu kadar yaklaşıyor?
Doğu Türkistan’da katledilen o kadar kardeşimiz var. Neden bunlar dile getirilmiyor? BOP’muş, opmuş, topmuş… Her sıkıştıklarında ya gaz, ya petrol ya da mazot çıkarıyorlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni Anayasa çıkışına destek verecek misiniz?
Biz ciddiye almıyoruz. Ülke meselesi için yapılan bir çağrı değil. Mevcut anayasa bile uygulanmıyor. Erdoğan bile o koltukta, o makamda oturuyorsa bu anayasanın sayesindedir. Tayyip Erdoğan neyi istiyor da neyi yapamıyor? Bakanlar yok hükmünde, milletvekilleri yok hükmünde. Hepsi devlet memuru gibi, maaş alma siteminde çalışıyorlar. Ben bir genel başkan sıfatıyla söylüyorum; Recep Tayyip Erdoğan’ı kabul etmedim, etmiyorum. Milletine millet ve zillet diyen birini tanımız mümkün değildir. Bende bir genel başkanım, Recep Tayyip Erdoğan da bir genel başkan. Sayın Kılıçdaroğlu da bir genel başkan, Meral Akşener de bir genel başkan… Hepimiz aynı meslek kuruluşundayız. Erdoğan’ın bir saat önce konuştuğuyla bir saat sonraki konuşması bir değil. Maske-mesafe diyor, on binleri salonlara dolduruyor, ‘’Elhamdülillah tıklım tıklım’’ diyor. Öbür tarafta da eczanede oturan üç kardeşimiz işleri yokken çay içiyorlar diye kaymakam ceza kestiriyor. Devletin kaymakamı, devletin valisi kalmadı. Tamamen tek kişinin sitemiyle yönetiliyor: Recep Tayyip Erdoğan
Siz hem Avrupa’yı hem de Türkiye’yi iyi bilen birisiniz. Koronavirüs süreci Türkiye’de iyi yönetiliyor mu?
Korona virüs diye bir hastalık yok! Yani, pandemi, korona, Covit.. Bunların hepsi birer uydurma. Böyle bir aşı yok. Gribe bile 20 senede aşıyı zor buldular. Bu aşıyı hemen yirmi ayda bulabildiler? Sayın genel başkan Recep Tayyip Erdoğan koronanın olduğuna inansa salonları neden ‘’lebaleb’’ doldursun? AK Parti ve MHP kongreleri için kısıtlamalar gevşetildi. Her iki partinin kongreleri yapıldıktan sonra kısıtlamalar devam edecek.
Korona yoksa ne var?
Şu anda küresel bir savaş var. Dijital bir savaş var. Elon Musk geldi ülkeye. Elon Musk kimdir, nedir, ne iş yapar? Bill Gates, Rokafeller, rothschild… Tüm bu kişiler, çocuklarımızın topuklarından alınan kanı emen kişilerdir. Bu kanı alıp kullanan insanlardır. Adamlar kendi sayfalarından yayınlıyorlar. Dünya nüfusu 9 milyara dayandı, bu nüfus çok, 3 milyar olmalı, diyor. Madem korona var, madem bu aşı faydalı, 65 yaş üstündeki büyüklerimize korona aşısı yaptılar, niye hala sokağa bırakmıyorlar bu insanları? Madem çözüm buldular, niye yasaklar var? Demek ki yalan! Korona nasıl bir hastalık ki akşam 9’dan sabah beşe kadar bağlıyorlar bir yere, sabah 5’te salıyorlar. Amaç, insanlığı tamamen bitirmek. Sosyal ilişkileri, buluşmaları, ve bilhassa İslam’a yapılmış bir oyundur. Ana-babalarımızı göremez olduk. Onlara sarılmaktan endişe duyuyoruz. Sizin aracılığınızla dünya insanlarına sesleniyorum; er geç ortaya çıkacak, korona bir yalan! Adıyaman pik yapmış dediler gittim, bursa pik yapmış dediler gittim, İstanbul, İzmit, Ankara, Eskişehir… Her yere gittim. Öyle bir hastalık olsaydı bana bulaşırdı. Günde en az yüz kişiyle görüşüyorum, sarılıyorum. Maske takmadım, aşı da olmuyorum, hiçbirine de inanmıyorum. Türkiye’de aşı yaptıran beş doktorumuz öldü. Hiç kimse bunu yazmıyor. Basını ellerine aldılar. Basını satın aldılar. Aleyhte yazı yazan bir gazete yok. Korona virüs haritasını neye göre, kime göre çıkardılar? Hangi alete, hangi ölçüye çıkardılar? Kişiyi bilgilendirme yasası var, ben merak ediyorum. Herkes merak ediyor. HES ile doktorun ne alakası var? Profesör çıkıyor, HES’i savunuyor. HES’in içeriği ne? HES’in tıptaki karşılığı ne? Acaba okudukları okulda HES ile ilgili herhangi bir ders aldılar mı? Aldatan bizden değildir diyor peygamber efendimiz.
Anadolu Birliği Partisi, hangi siyasi ittifaka daha yakın?
Yeni kurulan partilere saygım var ama deva partisi ile gelecek partisine saygı duymuyorum. Son 10 yılda ülkede olumsuzluklar varsa, Davutoğlu ve babacanın haksız olduklarını düşünüyorum.
Nasıl ki önce FETÖ meselesini çıkardılar, besledilerse ‘’ne istediniz de vermedik?’’ dediler, aynı şekilde şimdi bunlarda aynı yağmurun altında ıslandılar, aynı şemsiyeyi tuttular. Bunların hepsi suçludur! İttifakın adı ne olursa olsun, halkın ittifakı olması gerekir.
Sivil Düşünce Haber Portalı
sivildusunce.com