Sağlık Bakanı Fahrettin Koca başkanlığında toplanan Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardındna şu açıklamalarda bulundu:
'Elimizdeki imkanları en iyi şekilde kullanmaya çalıştık. Artık küresel salgının sosyal hayata etkileri ve normalleşmeyi önceleyen bir döneme geçiyoruz, yerinde karar dönemi. Kendi aşımızı üretme konusunda çok önemli mesafele aldık. İlk dozu olanların 2. dozları garantide. İlk doz aşıyla koruma başlamıyor. 42 gün korunmak zorundayız. Yeterince yüksek hızda ve sistematik olarak aşı programını uygulamış olsak da nüfusa oranla daha katetmemiz gereken çok yol var. Aşılamada yaklaşık 1,5 milyonu ikinci doz olmak üzere 8 milyon seviyesine ulaştık. Aşılama planındaki ilk aşamanın sonuna yaklaştık.
Aşı tedariğinde her an aksaklık yaşanabilir ve program kesintilere uğrayabilir. Bunu yaşamamanın tek yolu aşımızı üretmektir. Vaka sayılarındaki artış, bazı illerimizin diğerlerinden daha geç normalleşme sürecine geçmesine neden olabilecek. Ülkemizde her geçen gün sayısı artan mutasyonlu virüsü dikkate almak mecburiyetindeyiz.
Yerinde karar dönemiyle birlikte kurallara uyum konusunda güvenlik kuvvetlerimiz denetimleri artıracak. Risk durumlarına göre iş kollarımızın faaliyet serbestliği konusunda Bilim Kurulumuzun çalışmasını, Cumhurbaşkanlığı Kabinemize arz edeceğim.
Ticari sır olarak kalması gereken bilgiler ifşa edildi. Aşı savaşının olduğu bir dünyada, üretici firma aşıyı bedava bağışlar mı, bunun akılla izahı var mı? Vatandaşımız bunu çok iyi bilsin, biz aşıyı dünyadaki bütün ülkelerin aldığı fiyattan en ucuza alan ülkeyiz, bu iddiamın arkasındayım. Aracı firmaya tek kuruş ödenmemiştir. Erişebileceğimiz her aşıya erişmek istiyoruz, kimseye ayrıcalık tanımıyoruz.
Olması gereken devletler arası sırrı niye ortaya döküyoruz. Eğer bununla ilgili varsa bir sorun, bu kadar hassasiyetin olduğu durumu biliyorsunuz. Bana Sayın muhalefet lideri açıp sorabilirdi. Yok mu böyle bir iletişim anlayışı?Aşının siyaset arenasına taşınmaması için kararlı olacağım.
Tam kapanma gibi bir durum düşünmüyoruz ama vaka sayılarının arttığını görüyoruz, mutasyonunda bazı illerde arttığını görüyoruz. Mutasyonun bazı bölgelerde etkisini göstermeye başladığını gözlemliyoruz, özellikle Doğu Karadeniz bölgesinde. Türkiye'ye özgü mutant virüs görülmedi ama bulaşıcılığın daha da arttığını çok rahat söyleyebiliriz. Mevcut mutanlarla bulaşıcılık artıyor.
Şu ana kadar Türkiye'de Kovid-19'un 1 Brezilya, 49 Güney Afrika mutasyonunun görüldü.
Mart ayı sonuna kadar 4.5 milyon Biontech aşısı gelecek. BioNTech ile ilgili ilk etapta gelebilecek aşı miktarı 800 bin olacak, toplam 4,5 milyon. 5 milyona tamamlanması için de çaba sarf edilecek. İlk dozları olanların 2. dozları hazır.
Rus aşısının Türkiye'de üretimi ile çalışmamız var. Mayıs sonuna kadar 105 milyon aşıya erişebileceğimizi biliyoruz. Bu 52,5 milyon insanı aşılamak demek.
Yerli aşıda FAZ-2 aşaması için toplam 200 kişinin aşılanması düşünülüyor. 84 kişiye aşı yapıldı. Nisan ayında Faz-2'nin biteceğini, nisan sonuna doğru da Faz-3 safhasına geçebileceğimizi düşünüyorum.
Önümüzdeki haftalar giderek daha yoğunlaşmış olacak. Bu biraz aşının tedariği ile de ilgili bir durum. Mart ayında daha yoğun, özellikle ayın 15'inden sonra daha yoğun aşının geleceğini söyleyebilirim.
Aşınn koruyuculuğu ikinci aşıdan iki hafta sonra başlıyor. Aşılama oranına göre kısıtlamada esnetme olabilir.
Biim Kurulu önerilerini pazartesi günü Kabineye sunacak, sonrasında açıklama yapılacak.
65 yaş üzerinde aşılama oranının yüksekliğine bağlı olarak illerde bu konuyla ilgili esnetme yapılabilir.
Toplantılar ve maçlarla ilgili, kendi özel durumu ben açıklamıştım dün. Toplantılarla ilgili de genel olarak biz salgında bulaşın nasıl olduğunu biliyoruz ve ilk günden itibaren salgında bulaşın yakın temasla birlikte daha da arttığını hep anlattık. Bu bilgilendirmede bir değişiklik yok.
Maçlarda da benzer şekilde tedbirlerin yer yer olmadığını görüyoruz. Taraftar olmak, insanımızın sağlığını ötelemeyi gerektirmez.Salgında bulaş yakın temasla daha çok artıyor. Kalabalık ve kapalı ortamlardan kaçınmak gerekir.
Bununla ilgili üzerinde Milli Eğitim Bakanımızla görüşülüyor. İllerin hangi durumda olduğu zaten gelecek hafta görülmüş olacak. Riski olmayan illerde bir sorun olmayacak. Riski olan illerle ilgili önümüzdeki günler nasıl olması gerektiği, ne zaman yapılması gerektiği kabinede ve Milli Eğitim Bakanlığımızla durum değerlendirilmesi yapılıp, bu noktadaki yaklaşım netleşmiş olacak.''