Ekonomi Politikaları Uzmanı Dr. Aziz Murat Hatipağaoğlu, salgının 2020 başından bu yana tüm dünya ekonomilerini ciddi şekilde etkilediğini belirterek, “Türkiye de bu olumsuz etkilerden nasibini aldı. Ekonominin olumsuz etkilerinin bir nebze giderilebilmesi adına harcanan mali destekler, Ekim ayı itibarıyla Türkiye genelinde %12,8’e ulaşmış durumda. G20 ülkeleri arasında Türkiye 5. sırada geliyor. Bu veriye göre ülkemizin destekler hususunda bir şeyler yapma gayreti içinde olduğu görüyoruz.” dedi.

 

“TEDBİRLER, ÇALIŞANI KORUMUYOR”

“Ekonomik hayatın ana damarı olan işletmelerimizin ayakta kalmasına yönelik olarak kullanılan bu desteklerin, çalışanlara yansıyan kısmının maalesef istenen sonucu vermediği de ortada” diyen Hatipağaoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

 

“İşten çıkarma yasağının devamının, salgının çalışanlar üzerindeki etkisini azaltma bağlamında ilk bakışta önemli olduğu görülüyor ancak bu yasakla bağlantılı olarak uygulanan zorunlu izin ve kısa çalışma ödeneği gibi uygulamalar çalışanların haklarının kaybedilmesine de yol açıyor.  Çalışandan onay almaya gerek olmayan zorunlu izin kapsamında çalışanlar aylık net olarak 1.168 TL bir ücret alıyorlar ki, bu ücret asgari ücretten az olduğu gibi herhangi bir çalışanın bu ücretle ailesini geçindirmesi mümkün değil. Yine salgın döneminde uygulanan kısa çalışma ödeneğinden yararlandırılan bir çok çalışan içinse daha önce aldıkları ücretlerinin neredeyse yarısı kadar ücret almaları durumu söz konusu. Ayrıca bazı işletmeler çalışanların daha az ücret almalarına rıza göstermeleri yolunda baskı da yapıyorlar.”

 

“KAYITDIŞI İSTİHDAM ÜLKEMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR SORUN”

Hatipağaoğlu, önemli başka bir sorunun da kayıt dışı çalışmak zorunda kalanlar olduğunu belirterek, “Az önce ifade ettiğim tüm uygulamalardan sadece kayıtlı çalışanlar yararlanabiliyorlar. Benzeri tüm ekonomilerde olduğu gibi ülkemizde de ciddi bir kayıtdışılık mevcut ve bu kayıtdışılık özellikle istihdamda kendini gösteriyor. Bu kayıtdışılık işletmeler açısından haksız bir kazanca ve haksız rekabete neden olduğu gibi, çalışmak ve maalesef emeğiyle geçinmek zorunda olanların haklarının da tamamen gasbedilmesine yol açıyor. Verilere baktığımızda, kayıt dışı istihdamın tarımda % 83, inşaatta % 35,8, sanayide % 20 ve hizmetlerde de % 21 düzeyinde olduğu görülüyor. Genel olarak baktığımızda ise ülkemizdeki kayıt dışı istihdam oranı % 34 düzeyinde, yani çalışanların 1/3’ünden fazlası kayıt dışı çalışıyor ve salgın döneminde alınan önemlerden yararlanamıyor. Kayıt dışı istihdamla mücadele önemli bir konu olmakla birlikte salgın döneminde hemen çözüme kavuşturulabilecekmiş gibi görünmüyor. Bu nedenle kayıt dışı istihdam kapsamında olan çalışanların da salgının ekonomik sonuçlarından en az düzeyde etkilenmesini sağlayacak önlemlerin alınması gerekiyor. Devletin daha pro aktif bir yaklaşımla ve sosyal devlet olmanın bir gereği olarak hiç bir ön şart ve koşul öngörmeden, tüm hane halkları için doğrudan gelir desteği vermesi çok önemli.” dedi.

 

“DESTEKLER ‘HAK KAYBI’ OLMADAN VERİLMELİDİR”

Kayıtlı olan çalışanlara sağlanan desteğin de, ‘borç yiyen kesesinden yer’ yerine, herhangi bir hak kaybı olmadan doğrudan verilmesi gerektiğinin altını çizen Hatipağaoğlu, “Böylece toplumda nesiller arası dayanışma duygusu güçlendirilmiş, sosyal devletin imkânlarının sonuna kadar kullanılabildiği, devletin şefkatini ve gücünü yanında hisseden bir toplum kurulmuş olacaktır. Bugüne kadar devam eden desteklerin aynı anlayışla uygulanması, salgın sonrasında çalışanlar arasında önemli hak kayıplarına yol açacağı da unutulmamalıdır.” diyerek sözlerini tamamladı.  


Hibya Haber Ajansı