Disfaji, halk arasında yutma güçlüğü yutma işlevinin düzgün olarak yerine getirebilmesi için, çeşitli kas ya da sinirlerin herhangi birinin fonsiyonundaki aksaklık, disfajiye zemin hazırlayabilir. 

 

YUTMA GÜÇLÜĞÜ NEDİR?

 

Yutma güçlüğü (disfaji), katı veya sıvı gıda alımlarında yemek borusunda takılma hissi olarak tanımlanır. Disfaji çoğunlukla göğüs ağrısı ile birlikte olabilir. Bazı durumlarda yutma imkansız olabilir. Çok hızlı yemek yediğinizde veya yiyeceklerinizi yeterince iyi çiğnemediğinizde ortaya çıkabilen yutma güçlüğü, genellikle endişe kaynağı değildir. Ancak kalıcı disfaji, tedavi gerektiren ciddi bir tıbbi duruma işaret edebilir.

 

 

SEBEPLERİ NELERDİR?

 

Nörolojik nedenler: İnme, kafa travması, multipl skleroz veya demans gibi sinir sistemini etkileyen durumlar disfaji nedeni olabilir.

 

Kanserler: Ağız veya özofagus kanseri gibi kanserler.

 

Radyoterapi: Kanser tedavisi için hastanın baş - boyun bölgesine radyoterapi uygulanması, yemek borusunda iltihaplanma, sertleşmeye ve disfajiye sebep olabilir.

 

 

DİSFAJİ BELİRTİLERİ NELERDİR?

 

 

 

. Yutkunurken acı çekmek (odinofaji)

 

• Yutkunamamak

 

• Yiyeceklerin boğaza veya göğüs kemiğinin arkasına sıkışma hissi

 

• Ağızdan devamlı salya gelmesi

 

• Ses kısıklığı

 

• Reflü: Mide asidi ya da içeriğinin boğaz ya da ağza gelmesi

 

• Sık sık mide ekşimesi yaşamak

 

• Yutma sırasında öksürme veya tıkama

 

• Yutma sıkıntısı nedeniyle yiyecekleri daha küçük parçalara bölmek veya bazı yiyeceklerden kaçınmak

 

• Bazen yiyeceklerin burundan geri gelmesi

 

• Yiyecekleri yeterli derecede çiğneyememek

 

• Bir şey yerken ya da içerken ağızdan köpürme benzeri ses gelmesi

 

 

HANGİ YAŞLARDA ORTAYA ÇIKAR?

 

Disfaji her yaşta ortaya çıkabilir, ancak daha yaşlı yetişkinlerde daha yaygındır. Yutma sorunlarının sebepleri değişiklik gösterir ve tedavi yöntemi de bu sebeplere bağlı olarak değişkendir.

 

 

 

 TEDAVİ SÜRECİ

 

Bir çok tedavi yöntemi bulunan Disfaji, cerrahi olan veya olmayan durumlar içeriyor. Uzmanların çoğunlukla cerrahi yöntemi seçmemesine rağmen cerrahi müdahale gereken durumlarda oluşabiliyor. 

 

 

 

CERRAHİ OLMAYAN TEDAVİLER

 

Pnömatik genişleme: Özofagus sfinkterinin merkezine endoskopi ile bir balon yerleştirilir ve açıklığı büyütmek için şişirilir. Özofagus sfinkterinin açık kalmaması durumunda bu ayakta tedavi prosedürünün tekrarlanması gerekebilir. Balon dilatasyonu ile tedavi edilen kişilerin yaklaşık üçte birinin beş yıl içinde tekrar tedaviye ihtiyacı vardır. Bu prosedür sedasyon gerektirir.

 

 

Botoks: (botulinum toksini tip A). Bu kas gevşetici, endoskopik bir iğne ile doğrudan yemek borusu sfinkterine enjekte edilebilir. Enjeksiyonların tekrarlanması gerekebilir ve tekrarlanan enjeksiyonlar, gerekirse daha sonra ameliyatı yapmayı zorlaştırabilir.

 

 

İlaç tedavisi: Doktorunuz yemekten önce nitrogliserin (Nitrostat) veya nifedipin (Procardia) gibi kas gevşetici maddeler önerebilir. Bu ilaçların sınırlı tedavi etkisi ve ciddi yan etkileri vardır. İlaçlar genellikle yalnızca pnömatik dilatasyon veya ameliyat için aday değilseniz ve Botox yardımcı olmadıysa dikkate alınır. 

 

 

 

 

Cerrahi Tedaviler 

 

YENİ TEDAVİLER GELİŞTİRİLİYOR

 

Uzmanlar tarafından yeni geliştirilen yöntem olan POEM (Peroral endoskopik miyotomi) sayesinde hasta üzerinde iz kalmadan cerrahi yöntem ile tedavisi yapılıyor. 

 

Peroral endoskopik miyotomi (POEM): POEM prosedüründe GASTROENTROLOG, yemek borunuzun iç yüzeyinde bir kesi oluşturmak için ağzınızdan ve boğazınızdan aşağı doğru yerleştirilen bir endoskop kullanır. Daha sonra, bir Heller miyotomisinde olduğu gibi, gastroentrolog özofagus sfinkterinin alt ucundaki kası keser. Cerrahiye göre daha uzun miktarda kasın kesilebilmesi, yatış süresinin kısalığı, cilte bir insizyon izinin olmaması cerrahiye avantajları olarak görülmektedir 

 

Heller miyotomi: Uzman Doktor, yiyeceğin mideye daha kolay geçmesini sağlamak için yemek borusu sfinkterinin alt ucundaki kası keser. Heller miyotomisi olan bazı kişiler daha sonra gastroözofageal reflü hastalığı (GERD) geliştirebilir.

 

 

YENİ YÜZYIL ÜNİVERSİTESİ GAZİOSMANPAŞA HASTANESİ HAKKINDA

 

 Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi, 1992 yılında bölgenin ilk özel yataklı sağlık kuruluşu olarak 24 saat uzman hekim kadrosuyla hizmet vermeye başlamıştır. 60.000 metrekare kapalı alanı, depreme dayanıklı akıllı bina teknolojisi, 12 ameliyathanesi, 350 yatak kapasitesi ile Türkiye’de ki öncü sağlık kuruluşlarından biridir. Bünyesinde barındırdığı Organ Nakil Merkezi ve Onkoloji Merkezi ile uluslararası standartlarda sağlık hizmeti sunmaktadır. 2008 yılından bu yana ISO 9001-2008 kalite belgesine sahip olan Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi aynı zamanda JCI akreditasyonuna sahiptir.

 

 

Hibya Haber Ajansı