“PİYASANIN ROTASI”

Powell Dönemi…

ABD Başkanı Biden, Fed Başkanlığı için Powell’ı aday gösterirken, Başkan Yardımcılığı için Brainard’ı aday göstermiştir. Powell’ın tekrar aday gösterilmesiyle piyasalarda güçlü $ teması ve tahvil getirilerinde yukarı yönlü hareketler öne çıkmıştır. Bu durum Fed’in para politikasında Haziran ayında faiz artışına gitme beklentisi etkili olurken, ABD endeksleri de yukarı yönlü tepki vermiştir. $ endeksinde 96.00 seviyesi üzerinde kalıcılık etkin olurken, endeks 96.54 seviyesinde dengelenmektedir. ABD 10 yıllık tekrar %1,60 üzerinde kalıcı olurken, yukarı yönde %1,65 - %1,70 bölgesi önemli olmaktadır. Bu hareketlere bağlı olarak SP500 endeksinde geri çekilmeler etkin olarak 4700 altında hareket sürmektedir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarda bulundu;

Ülkemizi denklemin dışına itmek isteyenlerin kur, faiz ve fiyat artışı üzerinden oynadıkları oyunu görüyor, kendi oyun planımızla devam etme irademizi ortaya koyuyoruz
Kimi zaman siyasi ve ekonomik krizlerle kimi zaman darbelerle milletimizin sırtına ağır maliyetler bindiren bu sistemin ekonomik boyutu da vardır. Yıllarca dünya ortalamalarının çok üzerinde oranlarla borçlanan, borçlanmak zorunda bırakılan bir ülke olduk. Bu yüksek maliyetin karşılığını da yatırıma, üretime, istihdama kavuşarak değil, kendi siyasi ve güvenlik politikalarımızı izlemeye kalktığımızda şantaja maruz kalarak aldık. Parlamenter sistemde hiçbir hükümetin bu şantaja karşı durabilecek gücü olamadığı için ülkemiz siyasi istikrarsızlık batağına mahkum edildi. Son 19 yıldaki güçlü siyasi irade, bilhassa da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sayesinde bu mücadeleyi verebilecek dirayete, azme ve imkana kavuştuk. Ülkemizde kurdaki hareketlerin de etkisiyle yükselen enflasyonla veya fiyat artışı ile sonuçlanan ekonomik sıkıntılar elbette vardır. Ama öncelikle sorunun adını doğru koymamız gerekir. Fiyatlardaki düzenli artışı ifade eden enflasyonun olduğu yerde yatırım olmayacağı, üretim azalacağı, istihdam düşeceği için dengeler bozulur. Buna karşılık sadece kurdaki yükselişe bağlı olarak kimi ürünlerde ortaya çıkan fiyat artışı ise yatırımı, üretimi ve istihdamı doğrudan etkilemez. Tam tersine kurdaki rekabet gücü yatırımda, üretimde ve istihdamda artışa yol açar. Ülkemizde yaşanan durum tam da budur. Yani fiyat artışıdır. Velev ki bunun adı enflasyon olsa bile dünyaya baktığımızda ülkelerin enflasyonu yenmek için farklı politikalar izlediğini görüyoruz
Bugüne kadar tüm ülkelerde geçerli tek bir enflasyonla mücadele yöntemi görülmemiştir. Geçmişte enflasyon sorunu bulunmayan ülkelerin ortak özelliği ise cari açık vermemeleridir. Cari açığı olup da enflasyon yaşamayan ABD gibi ülkelerin avantajı ise paralarının rezerv para olmasıdır
Karşımızdaki bu tablo bizi bir tercihe zorlamıştır. Ya ülkemizde eskiden beri hakim olan anlayışı sürdürerek yatırımdan, üretimden, büyümeden, istihdamdan vazgeçecektik ya da kendi önceliklerimize göre yolumuza devam ederek tarihi bir mücadeleyi göze alacaktık. Her zamanki gibi biz mücadeleyi tercih ettik. Türkiye, belki de tarihinde ilk defa kendi ihtiyaçlarına ve gerçeklerine uygun bir ekonomi politikası izleme fırsatı elde etmiştir.
Yatırımı, üretimi ve ihracatı bunun için teşvik ediyoruz. İstihdamı bunun için gözümüz gibi koruyoruz. Büyümeyi bunun için önemsiyoruz. Felaket tellallarının gürültülerini bunun için dikkate almıyoruz. Mandacı iktisatçıların reçetelerine bunun için itibar etmiyoruz. Tüm bunlarla beraber kurdaki yükselişi bahane ederek, hiçbir mantıklı izahı olmayan fahiş fiyat artışları yapan fırsatçılara da göz açtırmayacağız, hepsinin de tepesine tepesine bineceğiz.
Ülkemizi mandacı iktisatçıların arzuladığı şekilde küçültecek, zayıflatacak, insanlarımızı işsizliğe, açlığa, yoksulluğa mahkum edecek politikaları reddediyoruz. Üstelik bu reddimizi yeni de değil, uzunca bir süredir ortaya koyuyoruz. Bunun yerine sorunlarımızı kendi çözümlerimizle aşacak adımları atıyoruz. Yeni küresel sistem arayışları ve ülkemizin sahip olduğu güçlü altyapı böyle bir mücadele için bize geçmişte hiç olmadığı kadar uygun bir zemin sunmaktadır. Uyguladığımız bu politikayla küresel finans çevrelerinin ülkemizi bunca zamandır ekonomik boyundurukları altında tutanların ve onların içerideki tetikçilerinin şimşeklerini üzerimize çektiğimizin de elbette farkındayız.
Fiyatlama reaksiyonları;

S&P500 endeksi 4680 seviyesinde fiyatlanmaktadır. 
Dolar (klasik $ endeksi) 96.54 seviyesinde hareket etmektedir.
ABD 10 yıllık tahvil faizi %1,6236 seviyesinde bulunmaktadır.
EURUSD paritesi 1.1234 seviyesinde bulunmaktadır.
Altın $1808 ile $1800 psikolojik seviyesine yakın hareket etmektedir. 
Gümüş $24.29 fiyatıyla $25 psikolojik seviyesinde hareket etmektedir. 
Altın / gümüş rasyosu 74.73 seviyesinde bulunmaktadır.
USDTRY paritesi 11.44 seviyesiyle 11.35 seviyesi üzerinde hareket etmektedir.
Kaynak GCM Yatırım
Hibya Haber Ajansı