CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ev hanımlarıyla yaptığı video konferans görüşmesinde, ev hanımlarının sorularını yanıtladı. Birçok ilden 72 ev hanımının katıldığı toplantıya Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ve Parti Meclisi Üyesi Deniz Demir de eşlik etti.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle:

-"Sonuçta evdeki mutfaktan, çocukların beslenmesinden sorumlu. Anneler çocukların güzel bir hayat sürdürmesini istiyor. Haklı olarak bütün annelerin en büyük özlemi o zaten, çocuklarının güzel bir okula gitmesi, mezun olması, başarılı olması, bir yerde iş bulması ve mutlu olması. Bu bütün annelerin ortak özlemidir. Aslında bütün babaların da ortak özlemidir ama bugün yaşadığımız şartlar çok ağır. Geçen gün işsiz mühendislerle görüştüm. Fakülteleri bitirmişler, ziraat, bilgisayar, endüstri, jeoloji, kimya mühendisi var. Çok sayıda mühendis, işsizler. Hatta Kütahya'dan katılan genç bir kadın mühendis 'KPSS'den 90 puan aldım, 60 puan alan kazandı ama beni elediler sözlüde' dedi. Bu torpil denilen olayın kalkması lazım. Hak edenin bir yerlere girmesi lazım. Hak eden insanın hakkının elinden alınıp, başka birisine teslim etmek kadar acı veren bir şey yok."

- "Ev hanımlarının sosyal güvenlik haklarının olması lazım. Eskiden vardı bu haklar, ev hanımları sosyal güvenlikten yararlanabiliyorlardı ve zamanı gelince de emekli olabiliyorlardı. Maalesef 2008'de yapılan bir kanun değişikliği ile sadece Bağ-Kur üzerinden, o da isteğe bağlı, isterse emekli olabiliyorlar. Diğer sosyal güvenlik haklarından yararlanamıyorlar."

-"Biz 'aile destekleri sigortası' diye bir sigorta dalını hayata geçirmeye çalışıyoruz. Bunun temel hedefi şu; geliri olmayan veya belli bir rakamın altında olan ailelere doğrudan doğruya devletin destek vermesidir."

-"Bireysel sorunları, bir araya gelip birleştiğinizde o sorunların çözümü için siyaset kurumunu zorlayabilirsiniz. Bakın Ağrı'da da kardeşimizin derdi var, İzmir'de de. Aynı dertleri paylaşıyorsunuz, çocuklarınız işsiz. Adana'daki de işsiz. Niye işsiz? 18 yıldır bu memleketi yönetenler, niye sizin derdinizi duymadılar? Onların çocukları işsiz mi? Hayır. Diyorsunuz ki 'bizim aylığımız bile yok.' Bir maaşla yetinmiyorlar, 2-3-4 maaşla yetinmiyorlar, 5 maaş alıyorlar. En hafifi de 10 bin lira. 50 bin lira bir eve giriyor. Öbür evde çocuklar aç. Bu vicdan mıdır, adalet midir? Sizden istediğim şu, bu memleketin başına haram yemeyen, kul hakkı yemeyen, yolsuzluk yapmayan bir adam getirin Allah aşkına. Düzgün adam olsun, ahlaklı adam olsun, herkesin inancına, yaşam tarzına saygı duysun. Bir de böyle insan getirin, o zaman Türkiye'nin kurtulacağını göreceğiz.''

-''Türkiye, zengin bir ülke, fakir bir ülke değil. Ama kaynakları adil dağıtılmadığı için büyük bir kısmı fakir, bir kısmı da köşeyi dönmüş, zengin. Bu tabloyu değiştireceğiz ama el birliğiyle değiştireceğiz. İnşallah güzel bir Türkiye'yi kadınlar sayesinde kuracağız. Çünkü sizin yaşadığınız sorunların büyük bir kısmını belki beyleriniz yaşamıyor."

 

Sivil Düşünce Haber Portalı