Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yaptırılan bağımsız bir soruşturma, DSÖ'nün Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndeki (DRC) Ebola salgını sırasında 20 personelin dahil olduğu iddialar da dahil olmak üzere 80'den fazla cinsel istismar vakası tespit etti.

Salı günü yayınlanan 35 sayfalık rapor, 2018'den 2020'ye kadar ülkede uluslararası ekiplerin üyeleri ve bir Birleşmiş Milletler ajansıyla bağlantılı olarak yerel olarak işe alınan personel tarafından işlenen en geniş cinsel istismar yelpazesini ortaya çıkardı.

İddia edilen kurbanların en genci olduğu söylenen "Jolianne"nin, Nisan 2019'da Mangina kasabasında yol kenarında telefon kartı satarken bir DSÖ sürücüsünün evinden ayrılmayı nasıl bıraktığını anlattı.

Raporda, "Onun yerine onu bu kişi tarafından tecavüze uğradığını söylediği bir otele götürdü" dedi. İddia edilen mağdurlara “bu tür küçük düşürücü deneyimler için gerekli destek ve yardım sağlanmadı”.

Bağımsız panel üyesi Malick Coulibaly basın toplantısında dokuz tecavüz iddiası olduğunu söyledi. Görüşülen kadınlar, faillerin doğum kontrolü kullanmadığını ve bunun bazı gebeliklerle sonuçlandığını söyledi. Coulibaly, bazı kadınların kendilerini taciz eden erkekler tarafından kürtaja zorlandığını söyledi.


Komisyon, seks karşılığında iş teklif edilen veya tecavüz mağduru düzinelerce kadınla görüştü.

Müfettişler, hem Kongolu hem de yabancı 83 şüpheli failin kimliğini elde edebildi. 21 vakada, soruşturma ekibi Ebola müdahalesinin iddia edilen faillerini DSÖ çalışanları olarak kesin olarak tanımlayabildi.

Raporları, "açık yapısal başarısızlıklar" ve "bireysel ihmal"den bahsederek korkunç bir tablo çizdi. Mahkeme, “10. Ebola salgınına yanıt olarak cinsel sömürü ve istismar vakalarının ölçeğini not ederek; tüm bunlar, bu tür küçük düşürücü deneyimler için gerekli destek ve yardım sağlanmayan 'mağdur olduğu iddia edilenlerin' artan savunmasızlığına katkıda bulunmuştur”.

Ayrıca, çalışanların cinsel istismar veya sömürüyü önlemek için gecikmiş eğitimlerini, yöneticilerin yazılı olarak değil sözlü olarak sunulan davaları değerlendirmeyi reddetmesini ve ülke genelinde dokuz şehir veya köyde iddia edilen kabahatlerin ele alınmasındaki diğer aksaklıkları ve yönetimsel eksiklikleri kınadı. 

(Çeviri Haber-Dış Basın)