ABD’de mali teşvik paketine ilişkin beklentiler piyasalara direnç kazandıran ana konu başlığı olarak kalmaya devam etse de özellikle korona virüse ilişkin endişelerin artması küresel piyasaların haftaya zayıf bir başlangıç yapmasına neden oldu. Salgının yarattığı soru işaretlerinin yanında ABD’de siyasi gerginliğin yüksek olması ve yatırımcıların son dönemdeki hızlı yükselişin ardından gelinen seviyeleri sorgulamaya başlaması da risk iştahının ivme kaybetmesine neden oluyor. Ancak sabah saatleri itibariyle satış baskısının yerini daha ılımlı sayılabilecek bir görünüme bıraktığını görüyoruz. Öte yandan hafta başında bu yana olduğu gibi makroekonomik veri tarafında bugün de piyasaların yön bulmasını sağlayacak önemde bir gündem maddesi bulunmazken siyasi tarafta ise Temsilciler Meclisi’nin Başkan Trump’ın görevden alınması talebiyle 25’inci maddenin işletilmesini oylaması bekleniyor.

 

BEKLENTİLERİMİZ

Borsa İstanbul yurtdışındaki zayıflığa takıldı. Geçtiğimiz haftaki güçlü performansını açılışta yeni haftaya da taşıyan BIST-100 endeksi ilk direnç noktası olarak gördüğümüz 1550 puan seviyesinin üzerini test etmeyi başardı. Günün büyük bölümünü bu bölgede geçiren endeks özellikle yurtdışında artan zayıflık ve bankacılık sektörüne gelen satışların etkisiyle kapanışı ise bu seviyenin altında yaptı. Şimdilik teknik açıdan önemli bir risk görmemekle beraber özellikle son dönemdeki hızlı değer kazanımlarının kâr satışı riski yarattığını söyleyebiliriz. Öyle ki, son bir ayda %15’e yakın değer kazanan endeksin yılın başından bu yana değer kazanımı ise %5’in üzerini gördü. Bu da endeksin sınırlı da olsa düzeltmeler ile karşılaşabileceğine işaret ediyor.

EUR/USD güç toplamakta zorlanıyor. 1,23 direncini aşmayı başaramayınca güç kaybeden EUR/USD yeni haftaya zayıf bir tonda başladı. Özellikle ABD getiri eğrisinin yönünü yukarı çevirmesi ve 10 yıllık vadede faizlerin Mart 2020’den bu yana en yüksek seviyeye işaret eden %1,15 seviyesini de aşmasının pariteye yansımalarını görüyoruz. Bu noktada ABD ve Almanya tahvil faizleri arasındaki farkın 160 baz puanın üzerinde seyrediyor olması paritenin güç kazanmasını zorlaştırıyor. Teknik açıdan baktığımızda ise geri çekilmeler 1,21 seviyesinin üzerinde karşılandıkça tepki potansiyeli oluşabileceğini düşünüyoruz. Bunun gerçekleşmesi durumunda 1,2220 seviyesinin aşılıp aşılmayacağını izleyeceğiz.

 

USD/TL 7,50’nin üzerini test etmeye başladı. TL son dönemdeki güçlü performansının ardından dün gelişmekte olan ülke para birimleri ortalamasına kıyasla zayıf bir tablo ortaya koyarken USD/TL’nin teknik açıdan kritik bir nokta olarak gördüğümüz 7,50 seviyesinin üzerini test etmeye başladığını gördük. 200 günlük hareketli ortalamanın altında kalınamamasının ardından kurda yukarı yönlü bir tepki oluşmasını olağan bir durum olarak değerlendiriyoruz. Ancak kurun 7,50 seviyesinin üzerinde kapanışlar yapması durumunda bunun kısa vadeli görünümü bozarak yukarı yönlü risk yaratabileceğini göz önünde bulundurmak gerekiyor. Dolayısıyla bu seviyenin altında kalınması TL lehine eğilimin devam etmesi adına önem taşıyor.

 

Ons altın destek bölgesinin üzerinde tutunmaya çalışıyor. 200 günlük hareketli ortalamasının geçtiği 1839 seviyesinin altını gördükten sonra sürpriz olmayan bir şekilde yukarı yönlü tepki veren altının ons fiyatı dün 1855 doların üzerini gördü. Teknik açıdan bakıldığında 200 günlük hareketli ortalamanın üzerinde kalınmasının riskleri önemli ölçüde azaltabileceğini düşünüyoruz. Öyle ki, bu bölgede kalınması halinde oluşması muhtemel tepkinin altını 1870 seviyesine doğru taşıma ihtimali bulunuyor. Ancak altının destek bölgesinde güç toplamakta zorlandığını düşünürsek şimdilik bu yönde belirgin bir eğilim oluşmuş değil.

Kaynak ÜNLÜ Menkul
Hibya Haber Ajansı