ABD Hazine tahvilleri, Rusya ve Ukrayna arasındaki jeopolitik endişelerin azalması ve ayrıca ABD üretici fiyatlarının Ocak ayı için beklenenden fazla arttığını gösteren bir raporun ardından Salı günkü seans boyunca baskı gördü. UST 2Y getirisi %1,57 ile neredeyse değişmeden kalırken, çok izlenen UST 10Y 2 yılın en yüksek seviyesi olan %2,05'e yükseldi. Likiditenin şimdilik azalmakta olduğu görüldüğünden tahvillerdeki oynaklık oyalanmaya devam edebilir. TIC verilerine göre ise, ABD devlet tahvillerinin yabancı varlıkları, hem Japonya'nın hem de Çin'in varlıklarının sırasıyla 12-23 milyar dolar ile 1,30 trilyon dolar ve 1,07 trilyon dolar arasında düşmesine rağmen Aralık ayında rekor 7,75 trilyon dolara yükseldi. Dikkatin bu geceki 20Y tahvil ihalesine ve FOMC toplantı tutanaklarına kaymasını bekleyeceğiz. Piyasa fiyatları zaten belli. 50 baz puanlık bir artış kimsenin tercih edeceği bir adım değil. Tüm varlık sınıflarında 50 baz puanlık bir artışla ana beklenti haline gelen satışları gördük. Ancak satışlar elbette sadece bu olgudan kaynaklanmıyor. ABD getiri eğrisinde net bir düzleşme var ve 2 yıllık ile 10 yıllık spreadi daralmış durumda. Mart toplantısına kadar geçen sürede, tarım dışı istihdam veya PCE gibi verilerde Fed’in hareketlerine ilişkin ipucu arayacağız. Piyasanın hoşlanacağı senaryo, Fed’in beklenen faiz artırımlarının üzerine eklemeyen veya tahvil piyasasının aşırı önden gitmiş olabileceğini gösteren veriler olacaktır. Yani, enflasyonist baskıların biraz yumuşadığı veya yumuşayacağına dair işaretler alırsak Fed’den beklenen 50 bps faiz artışı biraz geri çekilebilir veya marjinal etkisi azalabilir. Piyasa çok kısa sürede Fed’in 3 faiz artışı yapması beklentisinden 7 faiz artışı beklentisine geldi. Agresif bir bilanço indirimi ise halen fiyatlanmadı ve sert ABD verileri bu olgunun fiyatlara dahil olmasına neden olabilir. S&P ile getiriler halen eş yönde hareket ediyor ve hisse satışlarından kaynaklı bir güvenli liman girişi tahvile pek olmadı. Bugün açıklanacak perakende satış verileri, enflasyonist olguların izlenmesi anlamında önemli olacak. Fed, enflasyonun politika kontrol noktasındaki talep, maaş, kredi olgularından kaynaklı mı risk altında olduğunu, yoksa tedarik zincirinden dolayı mı asıl riski yaşadığını anlamaya çalışıyor. Fed tutanaklarında da, bilanço küçültülmesi ve 50 baz puanlık faiz artışı görüşlerinin ayrıntılarını yakalamayı amaçlayacağız. Türkiye açısından piyasa risk algısı Ukrayna eksenindeki jeopolitik gelişmelerden etkilenirken, liranın ise alışıldık bantlarda düşük volatilite ile seyrettiğini gözlemliyoruz. Jeopolitik gerilimlerin yumuşadığına dair işaretler gündelik ralli üzerinden varlık fiyatlarını olumlu etkileyebilir. Yatırımcıların odak noktası Perşembe günü Merkez bankasının faiz kararına kayacak. Geçen ay enflasyon %50'ye yaklaşmış olsa da, Merkez bankasının politika faizini %14'te tutması bekleniyor. Enflasyonla mücadele konusundaki olgu, haftasonu açıklanan ekonomik paketten de gördüğümüz üzere mali politikanın tüketim üzerinden alınan vergileri indirmesine, fiyat kontrollerine ve kur stabilitesi açısından da TL yatırımını özendirici finansal ürünlere dayandırılıyor. Bu nedenle güncel perspektifte Merkez bankasından herhangi bir faiz değişikliği beklentimiz yoktur.

Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı