Dünya çapında 50’den fazla ülkede faaliyet gösteren ve robotlu otomasyon ekipmanları, CNC tezgah iş parçası bağlama sistemleri ve takım tutucuları pazarında dünya lideri olan Schunk, robot ekipmanları konusunda 38 yıllık tecrübesiyle kullanıcılarına yüksek hassasiyet, hız ve esnekliğe dayalı sistemler sunuyor. Akıllı, öğrenebilen, hissedebilen, yapay zekâ algoritmalarıyla kontrol edilebilen robotik sistemleri 5G bağlantısı ve diğer dijital alt yapılarla çok daha efektif hale getirecek olan teknoloji devi Schunk, geleceğin sektörlerine çözüm ortaklığı yapmayı hedefliyor.
Robot tutucuları, tutucular (gripper), döner modüller, lineer eksenler, robot aksesuarları, modüler montaj teknolojisi ve modüler robotik ürünleriyle öne çıkan Schunk, pek çok sektörü kökten değiştirerek üretim alanlarında esneklik, hız ve verimi ciddi oranda artıracak akıllı dönüşümün faktörleri arasında yer almayı amaçlıyor. Üretim maliyetlerinde düşüş ve verimlilikte artış hedefiyle rekabetçi ürün yelpazelerini her geçen gün geliştirdiklerini ifade eden Schunk Türkiye ve Orta Doğu Ülke Müdürü Emre Sönmez,robotların geleceğinde öncü rol üstlenerek insanlık için olumlu bir değişime imza atmak istediklerini söyledi.
Geleceğin dünyasını robotların gücü şekillendirecek
Endüstri 4.0 devrimi, yapay zekâ ve nesnelerin internetinin hızlı bir gelişim göstermesinin robotik sistemlere büyük bir ivme kazandırdığını söyleyen Emre Sönmez; “Üretimden operasyonel süreçlere kadar hemen her alanda robot kullanımı öyle bir hıza ulaştı ki, robotik gelecek dünya ve Türkiye’deki tüm endüstrilerde yepyeni bir devrin kapılarını aralıyor. Robotların iş gücünde edindiği hâkimiyet ve otomasyon, şirketlerin ve ülkelerin rekabet gücünü artırması ve sürdürülebilir kılması için temel bir argümana dönüşüyor. Bugün, otonom olarak veya önceden programlanmış görevleri yerine getirebilen, elektronik ve mekanik birimlerden oluşan güçlü algılama yeteneğine sahip robotların gücü geleceğin dünyasını şekillendiriyor. Mevcut koşullara entegre edilen robotik ve otonom sistemler hem tüm proseslerdeki hata oranını minimize ederek verimliliği artırıyor hem de olası aksamaların önüne geçerek maliyet ve zaman avantajı sağlıyor. Aynı zamanda ürün ve hizmetleri sunma süreçlerindeki esnekliği artırırken tekrarlanabilirlikleri sayesinde ürün/hizmet kalitesinde standartları koruyabiliyor. Tüm bu parametreler, robotik sistemlerin bugün ve gelecekte çok hızlı bir şekilde ilerlemesinde belirleyici oluyor” dedi.
Robot kurulumları dünya çapındaki fabrikalarda 381 milyon adede ulaştı
Mobil bilgi işlem gücü, sensör fiyatlarının düşmesi, açık kaynaklı yazılımlar, hızlı prototip geliştirme becerisi ve farklı teknolojilerin bir araya gelmesi ile birlikte robot evriminde farklı bir aşamaya geçileceğini vurgulayan Sönmez; “Bilgisayarların işlem gücünün her geçen yıl artması, bulut ve IoT teknolojilerinin olgunlaşması, üç boyutlu baskının robot teknolojilerini pratik hale getirmesi, tabiatı gereği esnek bir sistem olan açık kaynaklı yazılımların kullanımının artmasıyla birlikte çok kritik bir sürece giriliyor. Artık robotların geleceğinde hibrit yaklaşımların yanı sıra sadece robotların yönetiminde gerçekleşen iş kollarının doğması kaçınılmaz. IFR’nin 2020 Dünya Robotik Raporu’na göre dünya çapındaki fabrikalarda 2,7 milyon robot kurulumu ile rekor kırıldı. IFR verileri doğrultusunda, endüstriyel robotların yıllık kurulumları, 2009-2019 yılları arasında üç kattan fazla artarak dünya çapındaki fabrikalarda 381 milyon adede ulaştı. Bu ivmenin gelecekte de aynı hızla devam edeceği aşikar. İnsan ile siber fiziksel sistemlerin etkin iş birliği sonucunda farklı meslek profilleri ve buna bağlı olarak farklı disiplinlerin bir arada olduğu mekanizmaların devreye girmesi çok yakın. Bu noktada özellikle de 5G teknolojisi akıllı üretim sistemlerinde belirleyici olacak.” sözleriyle robotların gelecekteki etkinliğinin altını çizdi.
Hibya Haber Ajansı