Merkez Bankası’nın son dönemdeki zorlayıcı gelişmelere rağmen, piyasalara da yansıyan bir beklenti doğrultusunda faiz indirme eğiliminin devam ettiğini değerlendiriyoruz. Bu kapsamda, yarın TCMB’nin 100 baz puan ile art arda üçüncü defa faiz indirimi yapmasını bekliyoruz. Söz konusu karara ilişkin beklentimizi ekonomik şartlar dahilinde değil, güncel yönlendirmeler ve ekonomi politikalarının doğrultusunda oluşturduğumuzu belirtmek isteriz.

 

Son 2 ayda konsensüs tahminlerin üzerine çıkan faiz indirimlerinin etkilerini izliyoruz. Merkez Bankası toplamda 300 baz puanlık bir gevşeme gerçekleştirdi. Enflasyonun bir hayli altına düşen lira bazlı faiz oranları, tasarrufları yerel para cinsinden tutma cazibesini oldukça azalttığı gibi, aynı zamanda enflasyonun tolerasyon eşiğine düşürülmesi yönünde de zorlayıcı oluyor. Enflasyon, yüksek petrol fiyatları ve daha zayıf lira ile birlikte Kasım ayından sonraki periyotta daha da hızlanma riski taşıyor. Normal şartlar altında cari dönem ve gelecek aylar için gevşeme konusunda alan yok. Ancak biz bu değerlendirmeyi, cari koşullar çerçevesinde ekonomik veriler dahilinde değil; tamamen enflasyon dışı faktörleri daha fazla ön plana çıkan rehberlik kapsamında yapıyoruz. Dolayısıyla, enflasyon ve döviz kuruna yönelik beklentilerimiz eskiye göre daha yüksekken, faiz oranları konusunda beklentilerimiz daha düşüktür. Diğer taraftan; bilindiği üzere Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesi gerektiğine dair değerlendirmeleri biliniyor.

 

Mali piyasalar da bu konuda, benzer doğrultuda düşünüyor. Merkez Bankası’nın sınırlı alan yönlendirmesi dahilinde faiz indirimlerine devam etmesi bekleniyor. Biz, önden yüklemeli bir yaklaşımla beraber normalde terminal eşik olarak gördüğümüz %15 oranına doğru bir hareketi bu ay beklentimiz dahilinde olan faiz indirimi ile öngörüyoruz. Bu doğrultuda veya bunun ötesine geçen bir indirim aksiyonunun lira oynaklığı ve enflasyon oranları konusunda kontrolün sağlanmasını zorlaştıracağını düşünüyoruz. Döviz kurundaki hareketlerin hassasiyetini, lira spesifik olarak bu faktörler belirliyor. Piyasadaki lira pozisyonlanmaları rahat bir dönem geçirmeyebileceğimizi göstermekte.

 

 

TCMB politika faizi, TÜFE ve orta vadede hedeflenen enflasyon oranı karşılaştırması... Kaynak: Bloomberg, TCMB, TÜİK…

 

Gelişmekte olan ülkelerin finansal koşullara adaptasyonunda da, Fed daha şahin bir politika ilerlemesini muhtemelen benimseyeceğinden dolayı konumumuzu etkileyen etkileşimler olacaktır. Fed tapering açıklamasına doğru giderken; birçok gelişmekte olan ülke merkez bankasının faiz artırarak belli oranda stabilizasyon sağladığını gözlemledik. Son faiz artıran önemli gelişen ülke Merkez bankası ise Meksika oldu. Brezilya, Rusya, Polonya, Macaristan gibi birkaç ülkenin daha öncesinde faiz artırdığını gözlemlemiştik. Fed muhtemelen yüksek enflasyon eşiğinden dolayı varlık alımı kesintilerinin ivmesini artıracağından dolayı, gelişmekte olan ülkeler için de daha fazla sıkılaşma ihtimali masada olan bir durumdur. Bu dönemde, doların muhtemelen güçlenecek olması kurların hareketlerini etkileyecektir. Türkiye’yi şu aşamada sıkılaşma denklemine dahil etmeyerek, istisnai bir noktada konumlandırıyoruz.

 

Merkez Bankası’nın zaman içinde enflasyon ve faiz konusundaki retoriğini değiştirerek söylemleri daha yumuşak ölçeklendirmesi, lira zayıflığının tolere edilebileceğine dair endişelere neden olan cari denge söylemi (Bu modelin ithalat bağımlılığından dolayı eksik olduğunu düşünüyoruz, enerji, hammadde ve gıdada ithalatı esnetebilecek bir konumda değiliz, dolayısıyla doğal döviz girişi sağlayarak fiyat stabilizasyonu sağlamak konusunda bir etkisini öngörmüyoruz.), uzun ve daha geç dönemde faiz oranlarının da ötesine geçecek bir de-dolarizasyon kriteri etkenleri dahilinde yeterince sıkı duruş noktasında olmadığını düşünürüz. Para politikasının önden yüklemeli gevşeme görüntüsünün, artan finansal ve makroekonomik istikrarsızlık çerçevesinde ilerleyen dönemde sert bir politika dönüşümü şartlarını zorlayabileceği riskini belirtmek isteriz.

Kaynak Tera Yatırım-Enver Erkan
Hibya Haber Ajansı