Doğu Anadolu’nun en güzel mevsimi bahar aylarıdır. Geniş Eleşkirt Ovasında çeşit çeşit bitki örtüsü ve endemik çeşitliği ile Ağrı, bahar ayında Doğu’nun en güzel illerinden biridir. Serhat şehri olması ve Doğubayazıt ilçesi ile kadim medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan Ağrı, bölgede hem ticari hem de askeri alanda önemli bir konuma sahip zira İran’a uzaklığı sadece 35 kilometre.
Ağrı’ya son gidişimde özellikle bürokrasi ve kurumlar arasında önemli bir birlikteliğin sağlandığını gördüm. Önceki yıllarda Erzurum’un bürokrasi ve taşeron sektöründe etkin olması Ağrılıların tepkisine neden oluyordu. Konuya ilişkin tepkileri geçmişte hem köşe yazılarımda hem de televizyon programlarımda çokça yer vermiştim. Ağrı bürokrasisinde kendi ilinin sorunlarını bilen ve bu sorunlara yönelik projeler geliştirerek çözüm yolu bulmaya çalışan genç, dinamik ve azimli bürokratlarımız göğsümüzü kabarttı.
Ağrı’nın nüfusu Kars’ın iki katı olduğu halde Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA)’nın merkezinin Kars’a götürülmesi hiçbir şekilde kabul edilebilir değil. Gel gelelim, SERKA neredeyse tüm hizmeti Kars’a götürerek Ağrı’yı dışlamış gibi görünüyor. Bu yanlıştan dönülmesi ve SERKA’nın merkezinin tekrar Ağrı’ya getirilmesi ve hakkaniyetli bir çalışma programının hayata geçirilmesi gerekiyor. Ağrı hem kültürel, hem tabii hem de tarihi varlıkları açısından Kars’tan kat ve kat daha fazla potansiyele sahiptir; Ağrı Dağı, İshak Paşa Sarayı, Doğubayazıt Kalesi, Urartu Kalesi, Buz Mağaraları, Diyadin Kaplıcaları, Dambat’ta çıkarılan maden suyu, Meteor Çukuru, Avnik Kalesi, Eleşkirt Kayak Merkezi, Ahmed-i Hani Türbesi, Nuh’un Gemisi, Doğubayazıt Eski camii, Hamur Kümbeti, Balıklı Göl, Kerem ile Aslı’nın buluştuğu Keşiş’in Bahçesi, Torak Kale…vd birçok tarihi ve doğal güzellikleri bulunuyor.
Ağrı'daki kurum ziyaretlerimi ve edindiğim izlenimleri şöyle sıramalak isterim:
SERKA Genel Sekreteri İbrahim Taşdemir, hem Serhat Bölgesine hem de özelde Ağrı’ya önemli hizmetlerde bulunuyor. Rusların Osmanlı topraklarını işgal ettiği yıllarda Ağrı’da tren yolu hattının kurulduğu Eleşkirt, Doğubayazıt, Ağrı hattı ilerleyen yıllarda kullanılmamış ve dolayısı ile harap edilerek tedavülden kaldırılmıştı. Geçtiğimiz günlerde Serhat Kalkınma Ajansı ile Ağrı İl Özel İdaresi arasında Horasan-Ağrı-Gürbulak – Nahçıvan ve İran demiryolu için ilk imzalar atıldı. Bu imza Ağrı için büyük özeme haiz zira sınır komşumuz İran üzerinden Çin’e ve Londra’ya kadar uzanan demiryolu hattı üzerinde Taşdemir’in ifadesiyle, gemi yoluyla 45 günde ancak ulaştırılabilen ticari mallar, demiryolu sayesinde 10 günde ulaştırılabilecek. İlimizin ekonomisi açısında oldukça mühim bir gelişme.
***
Tarım Ve Orman İl Müdürümüz Kenan Engin de Ağrı için elini taşın altına koymuş bir bürokratımız. Engin, tarım ve hayvancılığın tekrar can bulması için meyve ağacı ve çilek fidesi dağıtımı yapmış ve hayvancılıkta hibe desteği ile gençlerin kendi köylerinde hayvan besiciliği ile il ekonomisine katkıda bulunmalarını sağladıklarını söyledi. Hayvancılığın yaygın olduğu Ağrı'da et entegre tesisi ile sucuk ve sosis imalatının da yapılacağı müjdesini de verdi.
***
ATSO Başkanımız Saim Alparslan da ilimizin önemli iş insanlarından ve Ağrı’ya artı değer katmak için büyük çaba sarf eden bir abimiz. Alparslan, hayvancılık ve sıcak para döngüsünün ticaretle yapıldığı Ağrı’da sanayinin gelişmesi için de önemli adımlar atıyor.
***
Kültür Ve Turizm İl Müdürümüz Ebu Muhsin Bulut, Ağrı'nın kültürel alanda tanınması için gayret eden biri. Ağrı'ya özgü yemeklerin yer aldığı kitap, ilin tabii ve kültürel zenginliklerinin yer aldığı çok sayıda kitabı okurların hizmetine sunmuş.
***
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Abdulhalik Karaduman da ilimize eğitim alanında önemli hizmetlerde bulunan bir hocamız. Karaduman, Ağrılı olmadığı halde Ağrı için büyük bir özveriyle çalışan bir akademisyen.
***
Ağrı Baro Başkanı Mehmet Salih Aydın, ilde genç yaş uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanımında artış olduğunu ve bunun önüne geçmek için çalışmalar yapılmasını kaydetti. Buna bağlı olarak suç oranında artış kaydedişldiğini, ilimiz gençlerinin uyuşturucu madde bataklığından kurtulması için adm atılması gerektiğini vurguladı.
***
Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan ile de görüştük. Sadece şehrin değil çevre illerden gelen vatandaşlarımızın tayin ve iş talepleri nedeniyle büyük bir yoğunluk yaşadığını belirtmeliyim. Her birinin talebiyle ayrı ayrı ilgilenen Sayan, bakanları ve genel müdürleri arayarak çözüm yolu bulmaya çalışıyor. Oysa Ağrı’da belediyecilik alanında yapılması gereken çok iş var; yol, kaldırım, su ve kanalizasyon… Vatandaşlarımız kişisel sorunları için yığınlar oluşturmak yerine Ağrı’da belediyecilik alanında yapılması gerekenler konusunda el birliği yapsalar, çok daha büyük bir potansiyellerle Ağrı’yı hak ettiği değere kavuşturacaklar. Sayan’ın yeni tesislerin kurulması yönünde girişimleri olduğunu ve yüzlerce gencimize iş imkanı sağlayacak bu tesislerin çok kısa sürede hayata geçirileceğini de buradan duyurmuş olayım.
***
Geçtiğimiz yıllarda Ağrı’nın merkezine yapılan tünelli oto geçidi çok yanlış bir proje idi. Üniversitelerin inşaat ve işletme bölümlerini okumuş ve geçmiş yıllarda Ağrı Belediyesi’nde görev yapmış biri olarak ifade etmeliyim ki, bu tünel hem mekan hem de parasal olarak büyük hata idi. Bu hatadan dönüleceği ve tünelin kaldırılarak yol güzergahının eski formuna getirileceği haberini de buradan vermiş olayım. Bu arada Ağrı, Murat Nehri’nin ıslahı, kanalın her iki tarafında yapılan park ve mesire alanları ile elit kafe ve restoranlarıyla tam bir cazibe merkezi haline geldi.
***
Son olarak, Doğubayazıt Belediye Başkanı Yıldız Acar’dan bahsetmek isterim. Acar, belediyenin kısıtlı imkanlarıyla büyük işler yapmayı başaran bir kadın. İlçeye gittiğimde her yerde çalışmaların olduğunu gördüm; kaldırımlar, asfalt çalışmaları… Başkan Acar sadece Doğubayazıt’a değil aynı zamanda kadın ve çocukların da talep ve beklentilerine el uzatarak deyim yerindeyse yüreklerine dokunuyor. Kadınların iş hayatında istihdam edilmeleri için güzel projeleri hayata geçirmiş ve birçok projesi de hayata geçirilmeyi bekliyor. Belediye çalışanları genç, dinamik ve ülkemizin saygın üniversitelerinden mezun olan, işinin ehli kişilerden oluşuyor. Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim; Türkiye’nin birçok metropolünde ve diğer illerinde gereksiz yere ışıklandırılan binlerce binanın yanında tarihi İshak Paşa Sarayı karanlığa mahkûm edilmiş durumda. Saray’ın akşamları ışıklandırılmasının yanı sıra kültürel faaliyetlerde de çokça öne çıkarılması gerekiyor. Tarihi Doğubayazıt Kalesi ve Urartu heykelleri de bölgenin cazibe merkezi haline getirilmesi için önemli değerlerimiz arasında yer alıyor. Başkan Acar, Kültür Bakanlığı’na bu kapsamda birçok proje sunduklarını ancak olumlu bir geri dönüş alamadıklarını belirtti.
Bu minvalde, Ağrı’da çok güzel işlerin yapıldığını, kurumlar arasında güçlü bağlar kurulduğunu ve şehrin ilçe ve köyleriyle birlikte daha iyiye gitmesi için güçlü bir koordinasyon sağlandığını gözlemlediğimi vurgulamalıyım.