Son günlerde CHP’nin başını çektiği, sanat ve iş dünyasından da kendisine zemin bulan göçmen karşıtlığı ülkede ayrıştırma ve ötekileştirmeye giden bir ortama evriliyor. Oysa Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Afganistan ve Hindistan’daki Müslüman Pakistanlıların (O dönemde Pakistan, Hindistan'dan ayrılmamıştı) gönderdiği takılar ve paralarla Cumhuriyet döneminde İş Bankası kuruldu. Bankanın hissedarları arasında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) de bulunuyor. CHP’nin Afganlılar sayesinde sahibi olduğu İş Bankası hisselerini asıl sahiplerine, Afgan ve Pakistanlı göçmenlere teslim etmesi gerekiyor.
Geçtiğimiz günlerde CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "İktidarımızda Suriyeli misafirlerimizle helalleşip iki yılda memleketlerine uğurlayacağız. Bu iktidarımızın en önemli beş önceliğinden biridir. Plan ve programlarımız hazır. Bu video da bunun taahhüdü olarak burada dursun istedim" sözleriyle ülkede bulunan göçmenleri ötekileyen, ayrıştıran ve dışlayan bir açıklamada bulundu. Hemen ardından Bolu Belediye Başkanı Tanju Özkan da, şehirde bulunan göçmenlerin su ve atık giderlerinin 10 kat zamlı olarak kendilerine ulaşacağını açıklayarak göçmenlere karşı nefret dilini uzattıkça uzattı…
Ülkemizin ilk yerli iş insanlarından Sakıp Sabancı’nın gelini Arzu Sabancı da sosyal paylaşım sayfasından verdiği mesajında, "Ülkemde mülteci istemiyorum. Sessiz işgale dur de" ifadeleriyle göçmen düşmanlığına çanak tuttu. Oysa Sabancı ailesinin birçok üyesi Malta Adası vatandaşlığına geçerek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıktı. Türkiye’deki göçmenlere uygulanan “dışarı!” sedaları, Malta’daki Sabancı’lara da uygulansa tepkileri ne olurdu acaba? Türkiye’nin yerli ve milli iş insanlarından Sabancı ailesi, gelinleri Arzu ile aynı mı düşünüyorlar mesela?
Eski manken, şimdi şarkıcı Demet Akalın, 2017 yılındaki sosyal medya hesabından Suriyelilere yönelik yaptığı paylaşıamda bozuk Türkçesiyle, “ #SuriyelilerEvineDönsün kesinlikle sonuna kdr katiliorum! Hirsizlik gasp bicaklama haberlerinden bikdik!” şeklinde faşizan bir paylaşımda bulunmuştu. Bu paylaşımın akabinde Sakarya’daki iki cani, savaştan kaçıp ülkemizde yaşama tutunmaya çalışan bir Suriyelinin evini basarak levye ile kapısını kırarak doğum yapacak hamile kadını ve 10 aylık bebeğini ormanlık alana kaçırdılar; tecavüz ettiler ve bebeği ile birlikte kafalarını taşla ezerek katlettiler. Bu olaydan Akalın zerre kadar etkilenmedi, üzülmedi, vicdanı sızlamadı ve kahrolmadı… Aynı Demet bugün sosyal medyadan yaptığı paylaşımında, “Radyoda duydum şuan 3.5 milyom afgan yolda gelıomuş…200 binden fazlada şuan Türkiyedeymiş! Napcaz valla merak edıorum” dedi. Vallahi göçmenlerin Türkçesi bile Demet’inkinden daha iyidir. Demet’in Türkçesi, Türkçeyi utandırıyor! Bilmiyorum haberi var mı?
Akalın da Sabancı da maalesef birer anne fakat göçmenlerin Akdeniz'i geçmeye çalışırken suda boğularak can veren evlatları için kıllarını dahi kımıldatmadıkları gibi, göçmenlerin savaştan kaçarak ülkemize girdikleri gerçeğini ise gözardı ediyorlar.
***
Sivil Düşünce'de dün yayımladığımız manifesto ile göçmenlere yönelik her türlü nefret dilinin karşısında olduğumuzu ve tüm mültecilere kardeşlik bağıyla bağlı olduğumuzu en güzel şekilde ifade ettik.
CHP’yi göreve çağırıyor, Afgan ve Pakistanlı Müslümanların kulaklarındaki küpeleri, ceplerindeki harçlıkları, parmaklarındaki yüzükleri çıkararak gönderdikleri parayla kurulan İş Bankası’nın hissedarı olan CHP’nin bu hisseleri asıl sahiplerine iade etmeleri çağrısında bulunuyorum.
Öyle beylik laflar etmek kolay, göçmenlerin üzerinden 97 yıldır yediğiniz paraların hesabını göçmenlere verin önce.
Selam ve selametle…